BİNGÖL DAĞLARI ARASINDA SAKLI BİR CENNET

Bir çok hastalığa şifa olduğu bilimsel verilerle tespit edilen Bingöl-Erzurum yolundaki Ilıcalar bölgesi, doğal güzellikleri ile de yaz döneminde tatilcilerin ilgi odağı haline geliyor. Beldenin 3 bin 600 kişilik nüfüsü ,yaz döneminde iki katına çıkıyor.

BİNGÖL DAĞLARI ARASINDA SAKLI BİR CENNET
 FAYDALI OLDUĞU BİLİMSEL OLARAK TESPİT EDİLDİ

Bingöl-Erzurum karayolunun 20.kilometresinde yer alan  Ilıcalar Beldesi’nde bulunan şifalı içme suları ve termal sularının ortaya çıkış tarihi ile ilgili kesin bir bilgi yok. Suyun ortaya çıkış nedeni konusunda farklı rivayetler var. En fazla kabul gören rivayet, deprem sonrasında ortaya çıktığı ile ilgili. İçme suyu ve kaplıca suyunun faydalı olduğuna dair kesinleşmiş bilimsel analiz ve raporlar var. Beldedeki tesislerde önümüzdeki dönemlerde uzman ve bilimsel ekipler kontrolünde şifalı içme suyu ve kaplıca suyunun iyi geldiği hastalıklarla ilgili tedaviye de başlanacağı kaydedildi.

 

KRONİK HASTALIKLAR İÇİN BİRE BİR ŞİFA

Yurt içi ve yurt dışından gelen bu alandaki uzman bilim adamlarının incelemelerine göre beldedeki içme suyu ve termal (kaplıca) suyu bir çok kronik hastalık için şifa anlamı taşıyor.

Kemik hastalıkları, kemik erimesi, diş çürükleri,mide ve bağırsak hastalıklarında,idrar yolları hastalıklarında,sinirsel hastalıklarda,kalp ve damar hastalıklarında,şeker hastalıklarında,kadın hastalıklarında şifa olduğu dile getiriliyor.

 

YAZ DÖNEMİNDE NÜFÜS İKİ KATINA ÇIKIYOR

 Beldenin resmi olarak 3 bin 600 olan nüfüsü yaz döneminde iki katına çıkıyor. Sadece yurt içinden değil, yurt dışından da bu suların ününü duyanlar yaz döneminde buraya geliyor. Bingöl Üniversitesi’nin açtığı otel ve tesis ile özel işletme olan Binkap’ın açtığı motel,otel ve tesis ziyaretçilere hizmet veriyor. Tesislerde kalmak için önceden rezervasyon yapmak şart. Çünkü havaların ısınmasıyla doluluk oranı ve rağbet doruk noktaya ulaşıyor. En fazla rağbeti ve ilgiyi Binkap tesisleri görüyor.  

 

DOĞAL GÜZELLİKLER VE YABAN HAYVANLARI

Ilıcalar bölgesi, sadece şifalı içme ve kaplıca sularıyla değil, doğa güzellikleriyle de dikkat çekiyor. Dağ Keçisi başta olmak üzere nesli tükenmekte olan yabani hayvanların yaşadığı dağlık bölgesi, Bingöl dağlarından gelip beldeyi ikiye ayıran dere suyu, ormanlık ve yeşil alanlar ve piknik alanlarıyla özellikle hafta sonları ziyaretçilere günübirlik bir eşsiz tatil imkanı sunuyor. Ziyaretçilerin en büyük şikayeti, beldede daha iyi yemek ve günlük temel ihtiyaçlara cevap veren işletmelerin eksikliği.

 

BELEDİYE BAŞKANI GÜNERİGÖK :”TANITIM EKSİKLİĞİ VAR”

  Ilıcalar Belde Belediye Başkanı Mehmet Akif Günerigök,beldenin şifalı içme ve kaplıca suları nedeniyle her geçen yıl daha da geliştiğini söyledi. Günerigök,” bir çok yerinden hatta yurt dışından gelenler oluyor. Beldemizdeki insanların geçim kaynağı bu insanların bıraktığı paralar oluyor. Beldemizdeki içme ve kaplıca sularının geçmişi çok eskiye dayanıyor. Ama önemi son yıllarda fark edildi. Geç fark edilmesinin en önemli nedeni yeterli tanıtımın yapılmamış olması. Tanıtım konusunda halen iyi durumda değiliz ama insanlar artık burayı daha fazla biliyor ve geliyor. Yapacağımız çeşitli etkinlik,proje ve organizasyonlarla eşsiz güzellikleri bünyesinde barındıran beldemizi hak ettiği yere getirmeyi amaçlıyoruz.” dedi.

 

EROL KORKMAZ :”BURASI SAKLI BİR CENNET GİBİ”

Beldenin en eski ve tek özel işletmesi olan Binkap’ın yetkililerinden Erol  Korkmaz ise her geçen yıl eksikleri gidererek daha iyi konuma geldiklerini söyledi. Korkmaz,”Burası deyim yerindeyse saklı bir cennet. Önemi ve cazibesi çok geç fark edildi. Bu güzellikler ülkemizin batısında olsa tanıtım için neler yapmazlar ki. Maalesef Bingöl ve bölgemiz bu konuda geride. Allah’ın bize lütfü olan güzelliklerimizi tanıtamıyoruz. Ama hem bizler tesis olarak hem de belde olarak her geçen yıl daha iyiye gidiyoruz. Eksikleri görüp ona göre hizmet kalitesini artırıyoruz. Ziyaretçilerin ilgisinden de memnunuz.” İfadelerini kullandı.

HABER: SAFFET AZBAY

Güncelleme Tarihi: 14 Haziran 2015, 22:09
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER