"Cizre'de bugün yaşanan olaylar, çözüm sürecine yönelik gelişmeleri içine sindiremeyen ve toplumu uçlaştırarak bundan çıkar sağlayan derin güçlerin bir provokasyonudur" denilen açıklamada, çözüm ve müzakere sürecinin ağır işlemesi nedeniyle provokasyonlara gerekli zemini ve zamanı sağladığının açık olduğu belirtildi.

Açıklamanın devamında, "Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'ın yaptığı görüşmeler ve başlatılan bu müzakere sürecinin ne kadar gerekli ve hızlı bir şekilde yaşamsallaşması gerektiği bir kez daha görülmektedir. PKK-Hizbullah çatışması olarak körüklenmek istenen olayların sağduyulu bir şekilde çözmek esas temel görevimizdir. Bu konuda basın mensuplarına da özellikle de kullanılan dil konusunda birleştirici ve yapıcı olmaları temenni ve ricamızdır" ifadelerine yer verildi. 

'Hür Dava Partisi ile diyaloglar devam ediyor'

Hür Dava Partisi ve çevreleriyle gerek yurt dışı gerek ise yerelde direk diyalogların devam ettiğinin vurgulandığı açıklamada, toplumda ağır yaralara neden olacak olaylarda ilk yapılması gerekenin yangını söndürmek olduğu kaydedilerek, "Daha sonra yapılması gereken oturup ikna temelinde yaşananların ortaya çıkarılması ve bunu kamuoyuyla paylaşmaktır. Şu aşamada kim haklı kim haksız durumundan çok, yaşanabilecek toplumsal olayların ve ölümlerin önüne geçmek herkesin asıl görevidir. Gerek DBP Eş Başkanı Kamuran Yüksek, gerek ise Hüda-Par Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yılmaz ile yaptığım görüşmeler tamamen bu temeldedir. Toplumun barış ve huzur içinde yaşama hayallerine dönük yapıcı bir çağrıda bulunmak tarafların ortak beyanıdır. Çözüm süreci konusunda destekleyici ve gösterdikleri çaba, provokasyon amaçlı yapılacak her türlü engelin kaldırılması için tarafların açık gözlü ve temkinli davranması önemlidir. Bu temelde yaşanan olaylarda hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyoruz. Çözüm umudunu zedeleyen her türlü şiddeti kınadığımızı taraflara itidal çağrısı yaptığımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz" denildi.