Ehliyeti Olanlara 5 Yılda Bir Sağlık Kontrolü Uyarısı

Özel Bağlar Hastanesi'nde görevli göz sağlığı ve hastalıkları uzmanı Op. Dr. Lokman Balyen, sürücülerin 5 yıl aralıklarla sağlık kontrolünden geçmeleri gerektiği uyarısında bulundu.Op. Dr. Lokman Balyen, ehliyet sahiplerinin sağlık...

Ehliyeti Olanlara 5 Yılda Bir Sağlık Kontrolü Uyarısı
Özel Bağlar Hastanesi'nde görevli göz sağlığı ve hastalıkları uzmanı Op. Dr. Lokman Balyen, sürücülerin 5 yıl aralıklarla sağlık kontrolünden geçmeleri gerektiği uyarısında bulundu.

Op. Dr. Lokman Balyen, ehliyet sahiplerinin sağlık kontrolünden geçmemelerinin büyük sorunlara yol açtığını belirterek, sürücülerin trafiğe çıktıktan sonra 5 yıl aralıklarla sağlık kontrolünden geçmeleri gerektiğini dile getirdi. Trafik kazalarının hem can hem de mal kayıplarına yol açtığını anlatan Op. Dr. Balyen, trafik kazaları ve ölüm oranlarının ülkelerin gelişmişlik düzeyi ile bağlantılı olduğunu kaydetti. Op. Dr. Balyen, "Şüphesiz gelişmiş bir ülkede trafik kazaları ve ölümlerin oranı daha azdır. Başka bir deyişle trafik ile ilgili kazaların ve ölümlerin oranının düşüklüğü ülkelerin gelişmişlik göstergesi kriteridir. Trafik kazaları ülke ekonomisi yönünden maliyeti ağır olduğu gibi psikolojik, fiziksel ve sosyolojik travmalara sebep olur” dedi.

Türkiye’de insanların 18 yaşında ehliyet alıp 80 yaşına kadar aynı ehliyetle araba kullandıklarına dikkat çeken Op. Dr. Balyen, bu yüzden sağlık kontrolünün beş yıl aralıklarla yapılması gerektiğine vurgu yaptı. Op. Dr. Balyen, "Ülkemizde sağlık sorunlarından kaynaklanan trafik kazaları istatistiği yapılmış değildir. Şüphesiz mevcut sorun sosyolojik bir sorun haline gelmiştir. Elbette bu sorunun çözümü ancak İçişleri Bakanlığı, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü işbirliği içinde olmalıdır. Bu bağlamda trafikte rolü olan kurum ve kuruluşlar eş zamanlı ve eş güdümlü çalışıp kolektif bir şekilde trafik güvenlik eylem planını acilen hazırlamaları gerekmektedir. Bu perspektifle eylem planı stratejili, projeli ve sistemli bir şekilde hazırlanmalıdır. Hazırlanacak olan bu eylem planı acilen hayata geçirilmelidir. Ancak bu şekilde trafik yasa ve yönetmeliklerinin çağdaş normlara ulaşması gerekir” diye konuştu.

Agresif kişilik yapısı, panik ve öfke kontrol bozukluğu olanlar ile depresyonda olanların trafiğin güvenliğini olumsuz yönde etkilediğini aktaran Op. Dr. Balyen, "Bu sürücülerin tespit edilip, geçici olarak ehliyetlerine el konulması ayrıca psikoterapileri ve rehabilitasyonları yapıldıktan sonra trafiğe çıkmaları gerekmektedir. Ancak sağlıklı bedenlerle, sağlıklı ruhlarla ve sağlıklı beyinlerle trafik güvenli olur. Bu şekilde maddi ve manevi kayıpların önüne geçmiş olunur. Bedensel, zihinsel ve ruhsal açıdan sağlıksız olan sürücülerin kaza yapma oranları yüksektir. Şüphesiz bedensel, zihinsel ve ruhsal açıdan sağlıklı bireylerle trafikte güvenlik sağlanır. Ayrıca eğitimli, kültürlü, saygılı, sabırlı, dikkatli, hoşgörülü, empati kuran, trafik kurallarına uyan ve sorumluluk sahibi bireylerle trafikte güvenlik daha da artar” şeklinde konuştu.

Katarakt, glokom ve şeker hastalığı nedeniyle görme keskinliklerinin yüzde 10 veya daha aşağılarda olanlar ile şizofreni tanısı konulan sürücülerin olduğunu bildiren Op. Dr. Balyen, "Bu kişiler daha önce ehliyet almışlar. Ehliyet aldıklarında muhtemelen sağlıkları ile ilgili bir sorun olmadığı kabul edilmiş ondan dolayı ehliyet almışlardır. Fakat bu demek değildir 40 -60 yıl önce alınmış ehliyetin sağlık açısından kontrolü yapılmayacak. Ayrıca gözlük ihtiyacı olduğu halde gözlük kullanmayan ve görme keskinlikleri yüzde 10-20 olan sürücüleri bilirim. 18 yaşındayken alınmış ehliyet ve o zamanın sağlık raporu sağlam olabilir. Miyopi, hipermetropi ve astigmat gibi göz bozuklukları yaşla beraber ilerleyebilir ve zamanla gözlük ihtiyaçları ortaya çıkabilir. Bu tip sürücüler gözlüksüz veya kontakt lenssiz trafiğe çıkmamaları gerekir. Aksi takdirde ehliyetlerine el konulması gerekir” ifadelerini kullandı.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER