BEŞENK: Diyarbakır özellikle yatırım noktasında ciddi dış göçe maruz kalan bir il oldu. Bu noktada göçe karşılık Diyarbakır da yatırımlarınıza hız verdini. Neden?
CANSEVEN: Başka bir Diyarbakır var mı sevgili kardeşim! Yok. Ben bu şehrin yerlisiyim. Başka bir ile yatırım yapmak yerine doğduğum, büyüdüğüm bu kadim ata, baba topraklarımıza, bilgimizi, birikimimizi, maddiyatımızı, hayatımızı sunmayı daha doğru buluyorum. Tabi işin siyasi boyutunda yaşanan olumsuzluklar sadece ticari boyutta değil birçok sektörde yaşamı sekteye uğrattı. Bazı iş adalarımız bu memleketten giderken bizler hatırı sayılır bir yatırım yaptık. Şu anda Esen – Fen kampusu adı altında faaliyetlerimizi devam ettireceğiz. Nasibimizde, kısmetimizde ne var ise onu kendi memleketimizde göreceğiz. Bizde başka iş adamlarımız gibi yatırımımızı başka yerde yapabilirdik ama benim memleketimin insanları, çalışmaya ihtiyacı olanları nereye gidecek? Biz O iyi insanlar atlarına binip gittiler dedirtmeyeceğiz. Burası bizim şehrimiz ve bu kentimize ne olursa olsun yatırım yapmaya devam edeceğiz.
BEŞENK: Şu anda ortalama maliyeti 3.5 Milyon lira olan bir yatırım gerçekleştirdiniz. Bu rakamın ne kadarı destek veya kredi?
CANSEVEN: Şu an gerçekleştirdiğimiz Kampus çalışmamızda ve diğer yatırımlarımız da bir kuruş devlet desteği kullanmadık. İmkanlarımız el verdiğince, kendi öz sermayemizle, ticaretimizle, piyasa gücümüzle bu işi yapmaya çalışıyoruz.
BEŞENK: Şu anki çalışmalarınız eğitim anlamında ortaokul düzeyine kadar. Lise anlamında da çalışmalarınız olacak mı?
CANSEVEN: Şu anki kampusumuz Ana, ilk ve ortaokul olmak üzere faaliyet gösteriyor. Toplam alanımız 10 Bin
BEŞENK: Kampusunuzu ilin dışında yapmanızdaki amaç ne?
CANSEVEN: Aslında bu bölgemiz ilimizin dışı değil. Seyran tepe diye adlandırılan bölgemizden