Gazeteciler ile daha sık bir araya gelmeyi arzuladıkları halde zaman azlığında dolayı bunu gerçekleştiremediklerini belirten Dicle Üniversitesi Rektörü Talip Gül, kötü bir süreçte Üniversite yönetimine geldiklerini belirten Gül, adeta enkaz teslim aldıklarının da altını çizdi.

Rektör Talip Gül Dicle üniversitenin çalışmalarını şu ana başlıklar altında aktardı:

—Üniversitemizde 5 komisyon kuruldu, bu komisyon terör örgütü ile ilgili çalışmaları yürüttü. Amacımız Üniversitenin asli görevi olan eğitim ve öğretim faaliyetlerinde bulunmak için elimizden geleni yaptık ve işimiz çok kolay değil.

—Üniversitemizin fiziki koşullarını düzenlemeye çalıştık.

—Kurumsal olmayan bir üniversite devir aldık. Kurumsal yapıyı oluşturmak için komisyonlar kurduk ve kurumsallaşma yolunda ilerliyoruz.

—Tüm öğretim görevlilerinden yılsonunda bilimsel çalışma vermelerini istedik.

—Mesai mefhumuna dikkat eden yoktu, mesai mefhumu oluşturduk. Herkesin giriş, çıkış saati belli, öğrenci yoklamaları alınmıyordu, kimin derse girip, girmediği kimsenin umurunda değildi. Öğrencilere devam ve yoklama zorunluluğu getirdik, yoklamalar sisteme girdi. 

—YÖK’ten 9 yeni bölüm açılması için talepte bulunduk, kabul edildi, bu yıl 9 yeni bölüm de faaliyete geçti.

—Bölgemizde açık öğretim fakültesi kurulması için çalışmalar yapık, altyapısını düzenledik, senatodan geçirdik, YÖK’e başvurduk, bu sene için izin verilmedi fakat takip ediyoruz. 2. Öğretim teklifimizi de YÖK’e ilettik.

—Kaliteli eğitim için bazı fakültelerden eğitim desteği alıyoruz.

—Araştırmalar, sempozyum, kongreler ve projelere çok hız verdik, projelerimizin çoğu hayata geçti.

—2016–2017 döneminde kongre merkezimizde 269 bilimsel ve sosyal faaliyet yapıldı. Bunların 7’si uluslararası.

—40 Yardımcı doçentlik kadromuz resmileşti. Eksik kadromuzu yavaş, yavaş tamamlamaya çalışıyoruz. Kadromuzu bölge gençlerine ağırlık vererek tamamlayacağız.

 —Tıp fakültesi Hastanesini kara geçirdik, hasta sayımız 2 Bin 800’den 3 Bin 500’e yükseldi. Hastanemizde iyileşmelere gittik.

—Yeni tüp bebek merkezi açıyoruz.

—Karpuzla tanıtılan Diyarbakır’ı bilimsel olarak tanıtacağız.

‘STK’LAR HİÇ PROJE ÜRETMEDİ’

Sivil Toplum Kuruluşlarından yaklaşık 200’ünün kendisini ziyaret ettiğini ve kendilerinden proje beklediklerini beyan ettikleri halde geri dönüşün yapılmadığının da altını çizen Talip Gül, STK’lar konusunda şunları kaydetti: “STK’lar hiç proje üretmedi. Yaklaşık 200 STK temsilcisi beni ziyaret etti, hepsinden proje istedim ve getiren olmadı. Oysaki STK’lar devlet ile millet arasındaki köprülerdir.

‘ESKİ DEKANLARA DAVA’
Kendilerinden önce üniversite ihalelerinde usulsüzlükler tespit ettiklerini ve kurumu zarara sokan kişiler hakkında dava açtıklarını ifade eden Gül, bu kapsamda 6 bin dönümlük üniversite arazisini düşük fiyatlarla kiralayıp kat be kat fiyatlarla kiraladıkları tespit edilen Ziraat ve Veterinerlik Fakülteleri dekanları hakkında da dava açıldığını belirtti. Gül, “Bu şekilde kurumu zarara sokan eski yöneticiler hakkında da 3 milyonluk bir tazminat çıktı. Bizim olan tarlaları, arazileri kurumu zarara sokacak şekilde kiraya verenler hakkında Sayıştay yaptığı denetlemeler sonucunda kurumu yaklaşık 3 milyon zarara soktukları tespit edildi. Biz şimdi o parayı onlara rücu ettik. Eski Ziraat ve Veterinerlik Fakültesi dekanları kurumu zarara uğrattıkları için bu parayı ödemek zorundalar. Birde 500 Bin TL’lik elektrik faturası var.” diye konuştu. 

‘SÜLEYMAN KARAER DOSYASI’

Bir gazetecinin Ziraat Fakültesinde, Ziraat Mühendisi olan Süleyman Karaer’in yine aynı üniversitenin dekanı tarafından darp edildiği ve olayın mahkemeye intikal ettiğini yönündeki iddiaların olduğu ve bu olaya üniversite yönetiminin müdahale ettiği, iddiaların olduğu yönündeki sorusuna ise şu yanıtı rektör danışmanı Hayrullah Akyıldız, olaya hâkim olduğunu beyan ederek cevap vermek istedi. Akyıldız cevaben şunları kaydetti: “Süleyman Karaer bizim mühendisimiz ve ayrıca sendika üyesi olduğu için de sendika üzerinden bizlere gelindi. Süleyman beyi defalarca aramış ve ilgilenmişimdir. Kendisine hem savcılığa hem de bize başvurmasını söylemiştik, bize halen başvurmuş değil. Süleyman Karaer bize başvuru yapar ise rektörlük olarak soruşturma açacağız dekan ile ilgili.” Dedi.

3 HAFTA SONRA: “PARDON”

Girdiği sınavdan başarılı puan alan Müjde Dündar adındaki bir bayan Konservatuarı kazandı. Dündar ilk olarak Temel bilgiler bölümüne kaydını 1. yedek olarak yaptı. Daha sonra da Ses bölümüne başvurarak sınvları kazandı ve okula başladı. 3 hafta okula giden Dündar, 33 yaş sınırı olduğu gerekçesi ile okuldan çıkarılmıştı. Konu düzenlenen basın toplantısı sırasında gazeteciler tarafından konu edilince cevabı Rektör danışmanı Hayrullah Akyıldız verdi. Akyıldız şunları söyledi: “Konservatuardaki hanım efendi birkaç kez geldi, ağıladık kendisini. Olay aslında şöyle, adı geçen hanımefendi Üniversitemizde 2 bölüme başvurmuş, bir ses bölümü bir de temel bilgiler bölümü. Ses bölümünde 28 yaş sınırı var, temel bilgilerde ise yaş sınırı yok. Her iki bölümü de kazanmış, ses bölümünü asil olarak kazanmış, temel bilgileri ise 1. yedek olarak kazanmış. Bu hata ise iki tarafında hatası, 28 yaş sınırının olduğunu hanımefendi de biliyor, bizim öğrenci işleri de orada bir hata yapmış, ses bölümüne kaydetmişler. Bu sıkıntı bize geldiği zaman yardımcı olabilmek için elimizden geleni yaptık fakat orada kontenjan sınırı var, YÖK’e yazı yazmalısınız 20 kontenjanı 21 yapmak için ki epeyi bir zaman beklemek lazım. Buda olmadığı için bir şey yapamadık. Kendisine şikayet yolunun açık olduğunu da ben söyledim. Mahkemeye de gidebilir, burada kimin ihmali var ise cezasını çekmeli.” Dedi.