‘HERKES KONUŞUR, BİZ YAPARIZ’

HABER ÖZEL: AHMET BEŞENK Kısa bir süre önce kurulan ve bu süre içersinde oldukça başarılı çalışmalar yapan SUR SİDER işadamları dernek Başkanı Şükran Yılmaz, son dönemlerde hakkında yapılan spekülasyonlar ile ilgili açıklamalarda bulundu. Yılmaz: “Herkes konuşur, biz yaparız. Biraz adam olsunlar iş yapsınlar, proje üretsinler. Bölge olarak hep konuşup, hiç yapmayarak kaybettik.” dedi.

‘HERKES KONUŞUR, BİZ YAPARIZ’

 Kısa adı SUR SİDER olan Sur işadamları Derneği başkanı Şükran Yılmaz, son dönemlerde eleştiri oklarının hedefi. Bir çok kesim tarafından hakkında olur, olmaz spekülatif dedikoduları yapıldığını dile getirdi.

 

Bölgede insanları bilinçli olarak yıpratmak adına faaliyet sürdüren kişilerin olduğuna dikkat çeken Yılmaz,  bugüne kadar bölgenin kayıplarının nedeninin fikir ve proje üretmek yerine birbirini yıpratmak gayesi olduğunu söyledi.

 

‘BUNLAR GEVEZE TAKIMI’

SİDER Başkanı Şükran Yılmaz, birlik ve dayanışma ruhunun hakim olması gereken günlerde kişilerin birbirini yıpratmak gayesinde olmalarının yanlış olduğunun altını çizerek şunları kaydetti: “Artık işi çığırından çıkardılar, hadsizleşmeye başladı bazı insanlar, olur, olmaz taş atmalar, kötülemeler artı son dönemlerde kullanılan cümleler çok can sıkıcı hal aldı. Benim vekilliğe oynadığım, Ak Partinin adamı olduğum, bu şahıs gücünü yukarıdan mı alıyor, bu kadın nasıl oldu da bir anda sivrildi, neler yapıyor, onamı kaldı bu proje, esnaflarla ilgilenmek, terörü bitirmek gibi sözler sarf ediliyor. Ben ilk günden dedim benim bu projem hayata geçerse en az 5 Bin kişiye ekmek kapısı aralanır, istihdam sağlanacak. En azından bu projenin hayata geçmesiyle 5 Bin kişi terörden uzaklaşmış olacak. Bilindiği üzere gençlerimiz işsizliğin yüzünden terörün kucağına düştüler, işi, gücü olanın terörle işi olmaz. Bz elimizden geldikçe bunları düzeltmeye çalışıyoruz. Sur bölgesi Diyarbakır’ın tarihidir, ticaretin kalbidir, Sur biterse hayat biter Diyarbakır’da. Bizim tek amacımız o kalbi pompalayarak yaşatmak. Oysaki bunlar bunun farkında değiller. Çok bilmek istiyorlar ise söyleyeyim, benim siyasete girmek gibi asla ve asla bir düşüncem yok öyle bir niyetim de yok. Ben esnafım, yıllardır kanayan yara benimki, Sur’da ki küçük dükkanlara mahkum kalan bizleriz, ticaretimizi zar, zor yapıyoruz. Benim belim kırık bu konuda ki bende yaramı biliyorum ve kendimiz sarmaya çalışıyoruz. Projemizi de hazırladıktan sonra sağ olsun hükümetimiz olsun, Ak Parti olsun yardımcı oldular. Biz istemesini bilirsek devlet bize veriyor. Ben tek başıma dernek kurmadım, Sur esnafları olarak toplanıp birlikte bir dernek kurduk, tek çatı altında buluştuk, devletimiz de bizi kale aldı. Biz kimsenin kapısına gidip bir şey de dilenmedik, hakkımız olan bir şey ve kendi paramızı vererek alıyoruz. Bu dedikoduları yapanlar bir avuç bölgenin kalkınmasını istemeyen gevezedir.” Diyerek dert yandı.

 

‘BÖLGENİN KALKINMASINI İSTEMİYORLAR’

Milletvekilliği gibi bir amacının olmadığını ve olmayacağını da belirten Yılmaz, bu tarz enforme çalışmalarını bölgenin kalkınmasını istemeyen kişilerin yaptığını da belirterek konuşmasını şu cümlelerle sürdürdü: “Aslında bunların derdi Şükran Yılmaz değil, bu karalama kampanyalarını yapanların asıl niyeti bölgenin kalkınmaması. Bunu yapanlar kendileri birebir hedef dışında tutarak başkalarını maşa olarak kullanıyorlar. Şükran Yılmaz neden sivrildi, nereden geldi, niye bunları yapıyor gibi saçma sapan konuşmalar yapıyorlar. Sizde 9 aylıksınız, bende, elimde sihirli değnek yok ve efsunlanmış biri de değilim. Burada mesele insanlar değil, asıl mesele niyetlerdir, bölgenin kalkınması hedef alınıyor aslında, hedefleri bazı şeylerin bitmemesi. İnanın ben bunu sadece farklı siyasi görüşler yapıyor demiyorum birçok kesim var. Projelerimizin zemin etüdü çalışmasını Ankara’da mimarlık ve mühendislik firmasına verdik, bunu bile eleştiriyorlar. Diyarbakır’da çalışmalarımızı yapalım dedik ve olağanüstü uçuk rakamlar çıkardılar karşımıza. Ankara’da daha cazip rakamlar verildi ve çalışmalarından da son derece memnunuz. Proje çalışmasını yapmadan önce teklifler alarak konuyu masaya yatırdık ve böyle karar kıldık. Benim hesap vermem gereken bir yönetimim var ve parayı çöpten toplamıyoruz. Diyarbakır’dan KDV hariç bize çok uçuk fiyatlar verildi, Ankara’da ise çok cüzi rakamla bu işi yapıyoruz ki çokta beğendik. 560 esnafın hakkı var bu işte, bu paralar esnaflarımızın cebinden çıkıyor, ben kendi evime bir mutfak dolabı yaptırmıyorum ki keyfime göre yapayım! Bu kararlar esnaflarımızın ortak kararıdır.” Dedi.

 

‘2 SÜPER PROJEMİZ DAHA GELİYOR’

Birçok kesimin eleştiri oklarının hedefinde olduğunun da altını çizen Şükran Yılmaz: “Önümüzde referandum gibi önemli bir süreç var, düşünmemiz gereken daha önemli konularımız olmalıyken bunlar bir tarafa bırakılarak şahıslarla uğraşılıyor. Bu kötü niyetli kişilere vereceğim cevap ise meyve veren ağaç taşlanır söylemidir. Ben kimsenin projesini çalmadım ve daha yapılması gereken birçok proje var Diyarbakır’da, yapsınlar, niye yapmayıp konuşuyorlar? Bu daha birinci projemizdi ki bu kadar rahatsız olundu, daha iki büyük projemiz var asıl arkadan gelen. Bizim bu projemizi büyük bir meyvenin küçük çekirdeği gibi görün. Kim bu memlekette bir taş üstüne taş koyacak ise Şükran Yılmaz onların hizmetkarı olur. Bu söylemlerin sahiplerini de çok iyi bildiğimi de bilmelerini istiyorum. Şikayet eden aciz tabaka ulaşabildikleri herkese şikayet ediyorlar, esnaflarımıza kadar gidiyorlar, onları dahi kışkırtmaya çalışıyorlar, farklı bir algı oluşturmaya çalışıyorlar, bürokratlarımıza gidip ithamlarda bulunuyorlar, bizi destekleyen herkesin yanına gidip kötülüyorlar. Hesabımız, kitabımız ortada, mali konuları bilmiyorum, o konularla derneğimizin yönetimindeki saymanımız Ramazan Dere kardeşimiz ile birlikte dışarıdan bir muhasebe büromuz ilgileniyor. Asıl önemli olan kafanızı yastığınıza koyduğunuzda yaşadığınız vicdani huzur ve rahatlıktır, ben çok rahatım. Herkes konuşur Ak Parti yapar derler ya bırakın onlar arkamızdan konuşsunlar, bizde yolumuzdan yürümeye devam edeceğiz.” Dedi.  

Güncelleme Tarihi: 25 Mart 2017, 14:03
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER