‘KARA LİSTEDEYMİŞİZ’

HABER ÖZEL: AHMET BEŞENK Hırsızı ortada olan Türk Telekom vakası vatandaşların psikolojisini bozdu. Vatandaşlar mağduriyetlerinin üzerine mağduriyet eklendiğine işaret ederek ‘Yine borç çıkar mı?’ korkusu ve endişesi içersinde olduklarını söylüyorlar. Özgür Maral ve eşi de bu mağdurlar arasında yer alıyor. 1 Ay içersinde kendilerine ait olmayan borçlardan dolayı 5 kez üst üste telefonları görüşmeye kapatılan Maral çifti, her defasında kendilerine ait olmayan borçları ödemek yoluyla hatlarını açtırmışlar. “Hattımız 16 yıllık olmaz ise 5 dakika beklemez kapatırız. Bize borcunuz var dediler, bize ait olmayan borçları ödettiler. Tam da bitti değimiz anda bu kez de 2017 yılına ait borcunuz var diyerek 1 ay içersinde hattımızı 5 kez kapattılar, 5 kez açtılar. Her bir hattın açıp, kapanmasında 24 TL para kestiler. Biz mağdur muyuz, dolandırıcı mıyız anlamadık.” Diyerek tepkilerini ortaya koydular. Türk Telekom bayilerine gittiklerinde adeta bir dolandırıcı muamelesi gördüklerini belirten Özgür Maral, telefon almak için bayiye gittiğinde herkesin içinde görevlilerin ‘Kara listedesiniz’ demesini hazmedemediğini ifade ediyor.

‘KARA LİSTEDEYMİŞİZ’

 Bilindiği üzere Türk Telekomu dolandıran gafillerin mağduru ettikleri insanlarla ilgili olarak haberler yapmış ve kamuoyunu bilgilendirmiştik. Daha önce yapmış olduğumuz haberlerde “Diyarbakır başta olmak üzere birçok ilde Telekom bayileri aracılığı ile yapılan dolandırıcılık olayı çok sayıda vatandaşı mağdur etti. Bu mağduriyetin ardından ortaya çıkan bir başka sorun ise ‘Dolandırıldık’ diyen vatandaşların bunu ispatlayamaması. Zira, Telekom bayilerine nakit ödeme yapan vatandaşlardan aldıkları parayı kendi kredi kartlarından geçiren bayiler vatandaşa kredi kartı slipi veriyorlar. Sliplerin ömrü ise ortalama 3 ay. 3 ay sonra silinen sliplerde hiçbir iz kalmayınca vatandaş ödedim diyemiyor. Peki, bu sliplerin kaybolan mürekkebine izin veren ilgili kurumun hiç mi sorumluluğu yok? diye serzenişte bulunuyor vatandaşlar.” Diyerek yetkililerin harekete geçmesi noktasında çağrılarda bulunmuştuk.  

Diyarbakır’da 12 GSM bayisine nakit olarak faturalarını ödedikten sonra bayi sahibi ve çalışanlarının sistem açığından faydalanıp, bu ödemeleri iptal ederek haksız kazanç sağladıklarını gerekçesiyle Diyarbakır’da geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen operasyonla çok sayıda vatandaşın mağdur olmasına neden olan Türk Telekom vurgunun sanıklarının bir bölümü hakim karşısına çıkartıldı. Gerçekleştirilen operasyonlarla 11 bin 905 kişiden yaklaşık 10 milyon 585 bin 48 TL haksız kazanç elde ettiği öne sürülen şüphelilerden 9’u tutuklandı, 8’i adli kontrol şartıyla, 22 kişi ise serbest bırakılmıştı.

 

‘HIRSIZI BELLİ BİR VAKA’

Faili belli olan ve hatta tutuklamaların dahi yaşandığı konu ile ilgili mağdur olduklarını beyan eden ve bu mağduriyetlerinin giderilmediğini, üstüne daha fazla mağdur olduklarını söyleyen çok sayıda kişi var aslında.

Düzenli olarak nakit biçimde Türk Telekom’a GSM telefon fatura borçlarını ödediklerini söyleyen Özgür Maral: “Öncelikle ekmek paramızı nasıl kazandığımızı görüyorsunuz, satışını yaptığım su ve tost paralarından zorluklarla topladığımız alnımızın teri bunlar ve böyle kazanıyoruz, bin bir zorlukla. Bu dolandırıcılık olayın üzerinden çok uzun bir süre geçmesine rağmen hattımız görüşmeye açık, kesintisiz, faturalarımız düzenli ödenir vaziyette, sıkıntısız GSM hattımızı kullanıyordum. Bildiğiniz üzere bir fatura ödemediği zaman yasal olarak 90 günlük bir süre beklenir, tabi bu arada ödeme yapmamışsanız hattınız görüşmeye kapatılır ve akabinde de yasal süreç başlatılır. Bizim hattımız hiç kesilmedi bu olay patlak verene kadar ve hiç sıkıntıda yoktu. Her ne hikmetse bu olay patlak verdikten sonra Türk Telekom Müşteri Hizmetleri tarafından aranarak borcumuzun olduğunu ve ödeme yapmamız gerektiğini, aksi takdirde hattımızın eksileceğini söylediler ve nihayetinde de kestiler. Ödediğimiz faturaları bir kez daha ödememiz istendi aslında ve tekrar ödemek zorunda bırakıldık. 2016 yılına ait 3 fatura çıktı önce, 5 ay sonra da 2017 yılına ait 1 fatura çıktı, toplamda 508 TL gibi bir rakam. Bu rakamı ödemez isek yasal takip, daha birçok şey ve 500 TL üzerimize 2 Bin TL olarak yansıyacaktı ki bu borç bize ait değil ve ödemişiz. Bu süre zarfında her defasında telefonlarımızı görüşmeye kapattılar, hatta 1 ay içersinde 5 defa telefonlarımızı görüşmeye kapattılar. Bu arada her bir kapatmadan da 24 TL açma, kapama ücretini de tahsil ettiler bizden. Sonuçta bu olay yargıya taşındı, failleri belli, suçlular ortada ve mağdur olan biz ve böylece mağduriyetimizin üzerine mağduriyet eklediler. Şimdi üzerimize atılı bulunan borç ortadayken hattı iptal edemiyorsunuz, borcuda vermemezlik yapamazsınız, başvuracağımız hiçbir yer yok ve mahkeme açmak içinde bu meblağın çok, çok üzerinde masraf yapmanız gerek. Lanet olsun, verip kurtulayım demekten başka seçeneğiniz olmuyor. Bir başka GSM hattına geçeyim derseniz hepsi birbirinden fena ve bu telefonu kullanmak zorundasınız maalesef.” Dedi.

 

‘ŞİMDİ KORKUYLA NE ÇIKACAĞINI BEKLİYORUZ.’

Birkaç defa borç çıktığına işaret eden Maral, artık nerede ve ne zaman önlerine yine borç çıkacağını bilmediklerin, endişeyle beklediklerini belirterek şu önemli hususlara da dikkat çekti: “2 önemli hususu aktarmak isterim. İlki bu işin artık bir düzene bindirilmesini ve önümüze sürpriz borçlar çıkartılmamasını istiyoruz. Diğer önemli husus ise Türk Telekom bayilerine gittiğimizde bize uygulanan muamele. Sanki biz dolandırıcıyız veya Türk Telekom’u biz aldatmışız gibi bir uygulama ile karşı karşıyayız. Bir bayiye gidip hattımızın üzerine telefon almak istediğimizi beyan ettiğimizde, herkesin içinde, nezaket kurallarından bihaber ‘Siz Türk Telekom’un kara listesindesiniz’ yanıtını alıyoruz. Biz kimi dolandırdık ta kara listeye girdik hala anlamış değiliz. Mağdur edilen biz, kara listeye giren yine biz.” Diyerek yetkililerine mesaj gönderdi.

 

‘BÜTÜN SUÇ SİSTEMDE’

Sorularına yanıt arayan ve şikayetlerini ilgililerine iletmek isteyen Özgür Maral sürekli olarak Müşteri hizmetlerini aramaları yönünde telkinler aldıklarını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Müşteri hizmetlerini arayın cümlesi çokça tarafımıza iletildiği için arıyoruz fakat Müşteri hizmetleri kendi sistemlerini kontrol edemiyor bir kere. Arıyoruz, borcumuzu sorguluyoruz, sizin borcunuz yok diyorlar, ondan sonra aradan 2 ay geçiyor 2017 yılının 5 ayına ait geriye dönük baha borç çıkartıyorlar. Madem borcum var, niye hattım kapanmamıştı veya yasal işlem başlatılmamış diye sorduğumuzda efendim sistem diyorlar. Her şeyi sistemin üzerine atıyorlar, bütün suçlu sistem. Önce 2016 yılına ait borcunu var diyorlar, onu tahsil ediyorlar, arkasından bu kez de 2017 diyorlar onu da tahsil ediyorlar.” Dedi.

 

‘DUMANLA MI, GÜVENCİNLE Mİ, NEYLE HABERLEŞELİM?’

GSM firmalarının müşteri çekmek için yaptıkları reklamlara karşılık gerçekte uygulamalarda insanları çok mağdur ettiklerine vurgu yapan Maral, yaşadıkları mağduriyeti görmeyenler için espriler yapmayı da ihmal etmiyor: “. GSM firmaları vatandaş üzerinden çok daha fazla kazanmak için ellerinden gelenleri yapıyorlar. Sorularımız yanıtsız, sorunlarımız çözümsüz kalırken mağduriyet üstüne mağduriyet yaşıyoruz aslında. Bu sadece GSM sisteminde değil, yaşamın hemen, hemen tüm işlemlerinde öyle. Bundan sonra dumanla haberleşmemiz gerekiyor sanırım. Eskiden Posta güvercinleri, ulaklar, hayvanlar kullanılırdı haberleşmede, öyle görünüyor ki bizimde böyle yapmamız gerekiyor.” Dedi. 

Güncelleme Tarihi: 11 Nisan 2018, 15:06
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER