AB’nin sığınmacılar için Türkiye’ye sağlayacağı 3 milyar euro’luk desteği eleştiren Kılıçdaroğlu, “Size 3 milyar euro vereceğiz, siz bakın. Türkiye toplama kampı mı?” diye sordu.

Kılıçdaroğlu, sığınımacı akınının iki şekilde engellenebileceğini söyleyerek şunları söyledi:

“Avrupa’ya ölümü göze alarak gidiyorlar, önüne duvar örseniz de engel olamazsınız. Birinci şart Suriye’deki savaşı bitirmeniz lazım. İkinci şart olarak elinizi cebinize atacaksınız Suriye’yi yeniden inşa edeceksiniz. Türkiye’de olması neyi değiştirir. Avrupa’daki beyler rahat edecek, biz sıkıntısını yaşayacağız. Olmaz öyle şey, biz toplama kampı mıyız?

“Niye böyle bir ortama izin veriyoruz. İç politikada birbirimize eleştirilerde bulunabiliriz ama dışarı çıkınca el sıkışırız. Ama dış politika öyle değildir. Dış politka milli olmalı. Dış politikada hata yaparsanız, hatanın bedelini 78 milyon öder. Sadece 78 milyon değil, gelecek nesiller de öder. Dış politika hamaset kaldırmaz. Dış politikada ülkelerin çıkarı vardır. Bir ülkenin dostu düşmanı diye bir ayrım yoktur.

Böyle bir dış politikanın bedelini hep beraber öderiz, ödüyoruz da zaten. Yanlışımız varsa söyleyebilirsiniz. Eleştirilere açığız. Sendikacılık hareketi bu kadar kan kaybediyorsa neden böyle oluyor diye sorgulamamız lazım.”