TÜRKİYE İKİNCİSİ OLDULAR AMA ARKADAN!..

          Yeni aldığım bir habere göre Diyarbakır Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği değerlendirilen sıralamada 89 bölge arasında ikinci olmuş. Ama bu ikincilik arkadan…

 

Gelenin gideni arattığı, işlerinin dışında aklınıza gelen her şeyi yapan Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği, başarılı olmanın dışında her alanda aslında başarılı. Hasta bakıcı personellerine hasta bakıcılığı dışındaki her şeyi yaptıran, 7.5 Milyon TL ye peyzaj ihalesini veren, temizlik kurallarını hiçe sayan ama en fazla temizlik malzemesi sarf eden, Sarf malzemeleri adı altında nereye sarf edildiği halen muamma olan malzemelerin giderleri, adeta çocukların alt bezi misali sürekli değiştirilen kadrolar, başhekimlerini bile pasif konumlara düşüren alt kadro elemanları, ameliyat giderleri adı altında yapılan işlevsel çalışmalar ve daha bir çok konuda başarı yelpazesi büyüyen Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliğinin asli işlerini neden yapmadıkları ise çok büyük bir muamma. Aslında bana göre en büyük muamma ise işlerini yapmayan bu zihniyetlerin nasıl bu kadar rahat oldukları ve bunları denetlemekle mükellef olanların onları kollaması.

 

ALLAH aşkına bir düşünsenize, dünyanın akarının döndüğü, oluk gibi paraların akıtıldığı bir yapı, her fırsatta ne kadar muhteşem olduklarını dile getiren bir organizasyon, nasıl olur da Diyarbakır gibi bir metropolde 87. sırada yer alır? Nasıl olur da bu yapının başındaki insan hala orda oturabilir? Bu başarısızlığın hiç mi hesabı sorulmaz?  Bu şahısları kimler, neden kolluyor? İnsan yaşamı ile bu kadar rahat alay eden bir mantık nasıl olur da bu denli rahat olabilir? Ben hala hayretler içindeyim!... Şaşkınım…

 

Geçtiğimiz günlerde taşeron işçilerine yapılan zulümleri dile getiren bir yazı paylaşmıştım. Yazının ardından elemanlara asli işleri verildi ama uygulanan mobing ile üç kuruşa çalışan müteahhit elemanlarının işten ayrılmaya zorlandığını öğrendik. Hatta radyasyonun en yoğun olduğu bölgelerde çalışanlara ‘ Siz taşeron işçisisiniz, size bir şey olmaz’ denildiği bile söylendi.

 

Yani anlayacağınız Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği asli işini bırakmış, elemanlarla, ihalelerle uğraşıp, gününü gün etmenin peşinde gibi bir sonuç çıkıyor.

 

Ameliyat malzemelerinden tutun, çeşitli hayati ihtiyaçları deposunda barındırması gereken bir kurumun deposunda bu malzemeleri olmasın. Daha çok rant hesapları mı yapılıyor? Diye düşünmemek elde değil. 

 

Hatırlayanınız vardır belki, bir dönem hasta yakınları Dicle Üniversitesi için ‘Sağ götürüyoruz, ölü teslim alıyoruz’ yorumları yapıyorlardı. Ha işte o unvan son zamanlarda Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliğine bağlı hastaneler için kullanılıyor. Yani bu mantığın Türkçe meali bana göre; “Para candan tatlıdır”… Bunun en güzel örneği de Eğitim Araştırma Hastanesidir.

 

Duyduğuma göre Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği Peyzaj ihalesinin yapılması için yeniden kolları sıvıyormuş. Hani bizde bu ve benzer işlerin nasıl yapıldığını bilmek istiyoruz. Bu nedenle artık takipçileri olduğumuzu bilmelerini, ayaklarını denk atmaları gerektiği mesajını vermek istiyoruz. Buradan açık çağrımızdır, hastaneler bünyesinde yapılan tüm usulsüzlükleri, ihaleleri ve şüphelendiğiniz her şeyi mail aracılığı ile lütfen gazeteciler ile paylaşın. Bu ülkede hala adil davranın, görevini yapan medya mensupları vardır.

 

Saygılarımla

[email protected]

 

YORUM EKLE