UYUŞTURUCU MADDE İMALİ , TİCARETİ, KULLANIMI SUÇU VE CEZASI

Bu yazı dizisinde uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti ve kullanma suçunu ayrıntılı olarak ele alacağım. Ama Konunun yasal hüküm ve yaptırımlarının detaylarına girmeden önce, uyuşturucu maddelerinin sosyolojik bünyede oluşturduğu büyük tahribatlara atıfta bulunmak istiyorum. Uyuşturucu kullanımının bireysel olarak insan hayatında oynadığı olumsuz rolü uzun uzadıya anlatmaya gerek yok. Bu konuda klişe lafları, arka arkaya sıralayıp tekdüze bir anlatıya imza atmak niyetinde değilim. Uyuşturucunun hayatımızı kolayca geri dönülemeyecek, bir tarzda etkilediğini ve bireyi radikal biçimde toplumdan kopardığını biliyoruz. Uyuşturucu kullanan birey toplum nezdinde sadece itibar erozyonuna uğramıyor, tedavi edilmesine rağmen toplumla çok ciddi uyumsuzluklar yaşadığı da kayıtlara geçen tahribatlardandır. Uyuşturucu kullanımı bireysel bir suç olma niteliği taşıdığı için, sonuçları belki bireyin hayatı ile sınırlandırılabilir, ama uyuşturucu, imal etmek, ihraç ya ithal etmek, doğrudan doğruya toplumun sosyolojik yapısını etkiliyor.

Sosyolojik yapımızın ekonomik ve kültürel değerleri, uyuşturucu ticaretinden hızla etkilenen narin yapılardır. Latin Amerika ülkelerinde görüldüğü gibi, bazen uyuşturucu ticaretiyle şekillenen ekonomik birimler, normal serbest piyasa ekonomisini bile, kuşatıp, onu kendi ekseninde bir uydu gibi şekillendirebiliyor. Üretim dışı, emek ve gerçek piyasa sermayesi dışında oluşan bu sermaye, her şeyden önce kriminal, mafyatik ilişkilerin ana tohumlarını beraberinde getiriyor. Bütün devletlerde suç oranları ile uyuşturucu ticareti arasında çok doğrudan bir ilişki var. Çünkü uyuşturucu ticareti, suça ve şiddete davetiye çıkarıyor. Gelenekleri yozlaştırıp, kültürel hayatı melezleştiriyor. Uyuşturucu ticaretiyle mücadele bu bakımdan büyük önem taşıyor.
  
Bildiğiniz üzere uyuşturucu kullanımı kamu sağlığını ve toplumun geleceğini tehdit eden,  bir suçtur. Türk Ceza Kanunumuzda da “Kamu sağlığını ilgilendiren suçlar” başlığı altında ele alınmıştır.  Kanun koyucu, uyuşturucu madde imalini, ticaretini ve kullanımını belli cezalar öngörerek yasaklamıştır. Kamu sağlığını tehdit eden uyuşturucu ve uyarıcı maddelerin kullanımının ölümle sonuçlanabildiği aşikardır. Bu denli ağır sonuçları olan maddelerin imali ve ticareti kanun koyucu tarafından yüksek cezalar öngörülerek, önlenmeye çalışılmaktadır.

TÜRK CEZA KANUNU MADDE 188/1   Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç eden kişinin , yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis ve ikibin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılmasını öngörmüştür.
UYUŞTURUCU VE UYARICI MADDE İMAL SUÇU, uyuşturucu etkisine sahip doğal bir  maddenin çeşitli işlemlerden geçirilerek uyuşturucu ve uyarıcı bir maddeye dönüştürülmesini ifade eder. İmalattan söz edebilmek için imal edilen yerin ve kullanılan aletlerin uyuşturucu ve uyarıcı madde imaline elverişli olması gerekir. Nitekim elverişlilik yok ise ve bu husus bilirkişi raporları ile tesbit edilmiş ise uyuşturucu ve uyarıcı madde imalatından sözedilemez.  Uyuşturucu madde taşıyan bitkilerin toplanması, saklanması, istiflenmesi, imal değildir. Uyuşturucunun niteliğini değiştirmek özelliği olmayan, sadece biçim vermek için örneğin ateşte ısıtmak gibi, basit özellikli işlemler de imal değildir. Esrar hariç, uyuşturucu maddelerden morfin, eroin, kokain imali için elverişli nitelikli aletlerin bulunması aranmaktadır.

UYUŞTURUCU MADDE İTHAL ETME SUÇU, Türkiye sınırları dışından, gümrük kapısından, gümrük kapısı dışından karayolu ile ya da havadan, denizden, ne şekilde olursa olsun uyuşturucu ve uyarıcı maddenin ruhsatsız ya da ruhsata aykırı olarak Türkiye sınırları içerisine sokulmuş olmasını ifade eder. Kısa bir deyimle uyuşturucu ve uyarıcı maddenin yasa dışı bir yolla ülkeye sokulmasını ifade eder.  İthal edilen uyuşturucu veya uyarıcı madde miktarı suç vasfının tayini bakımından önemlidir. Şayet kişinin ithal ettiği uyuşturucu veya uyarıcı madde miktarı kendisinin kullanma gereksinimi için yeterli miktarı aşmıyor ve kişi kendisi de uyuşturucu madde kullanıyor ise, uyuşturucu veya uyarıcı madde ithal suçu oluşmayıp bu maddeleri kullanma için bulundurma suçu oluşmuş olur.188 Çünkü burada kazanç elde etme maksadıyla hareket etme durumu söz konusu değildir

Yabancı bir ülkeden Türkiye’ye sokulan fakat transit olarak başka bir ülkeye nakledilen uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ithalinden söz edilemez; burada nakil söz konusudur. İthalde, yurt dışından Türkiye ye  sokulan uyuşturucunun Türkiye de  tüketilmesi amaçlanmıştır. Demek ki, transit geçiş sırasında yurt içinde uyuşturucu madde ile yakalanan sanık hakkında ithal suçundan değil, yurt içinde uyuşturucu madde nakletmek  suçundan soruşturma ve kovuşturma yapılacaktır.  

UYUŞTURUCU MADDE İHRAÇ SUÇU Uyuşturucu ya da uyarıcı maddenin ruhsatsız veya ruhsata aykırı şekilde yasa dışı yollarla Türkiyeden yurt dışına çıkarılmasıdır. Bu eylemin suç oluşturması için gümrük kapısında kontrolde yakalanması yada sınır dışına çıkarması gerekmektedir. Çünkü sınıra kadar olan kısımda kişi ihraçtan vazgeçebilir. Vazgeçtiği takdirde ihraç suçu oluşmaz en fazla nakletme suçundan cezalandırılır.

İhracatta önemli olan bir diğer husus ta uyuşturucunun miktarıdır. Tespit edilen uyuşturucu içmeye mi ticarete mi uygundur. Bunun iyi tespit edilmesi gerekir.   İhraç suçunun oluşabilmesi için uyuşturucu miktarının  yurtdışına çıkarılıp satmaya yetecek kadar olması gerekir.. İçmeye yeterli miktardaki uyuşturucunun ihracı halinde ihraç suçunun değil kullanma suçunun oluşacağını Yargıtay kararlarında da benimsenmiştir.

Türk Ceza kanunu Madde 188/1  de uyuşturucu ve uyarıcı madde imal, ithal ve ihracı için öngörülen ceza  , yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis ve ikibin günden yirmibin güne kadar adlî para cezasıdır. Suçun vehameti ve toplumun geleceğinin korunması açısından hemen hemen her ülkede bu suç için yüksek cezalar düzenlenmiştir. (Devamı bir daha ki yazıda)

YORUM EKLE