YAMYAM MI, İLKEL Mİ, APTAL MI! NE DİYECEKLER BİZE?...

 Tarih belki 50, belki 100, belki de 200 yıl sonra bizi bir şekilde yargılayacak Sur içinde. İnsanların biz günümüz ‘MODERN’ insanlarını nasıl tanımlayacağını merak ediyorum doğrusu. Nede olsa ilk medeniyetin temellerinin atıldığı, açık Hava Yazıtlar Müzesi olarak tarihe not düşülen 26 medeniyetin evini başına nasıl yıktığımızı sorgulayacak gelecek nesiller. Onların gözü ile biz nasıl tanımlanacağız merak ediyorum; Bizlere yamyam mı, ilkel mi, aptal mı diyecekler! Gerçekten çok merak ediyorum…

 

Vikipedi’ye göre Diyarbakır’ın Sur ilçesinin tanımı kısaca şöyle yapılıyor: “Tarihi geçmişi, çok eskilere, MÖ 7500 yıllarına kadar uzanmaktadır. Son dönemde yapılan arkeolojik kazılarda Dünyadaki en eski yerleşim alanlarının bu bölgede olduğu görülmüştür.

 

İlçede sırasıyla Hurriler, Mitanniler, Hititler, Asurlar, Medler, Persler, Büyük İskender, Romalılar, Bizanslılar, Araplar, Selçuklular, Osmanlılar ve 30’a yakın uygarlık hüküm sürmüştür.” Deniyor…

 

Diyarbakır’ın Sur ilçesinin tanıtım sırasında şu cümle dikkatimi ziyadesiyle çekti; “Son dönemde yapılan arkeolojik kazılarda Dünyadaki en eski yerleşim alanlarının bu bölgede olduğu görülmüştür.” Cümlesi. Sanki medeniyetin başladığı yerde yine medeniyet katledilmek, öldürülmek, asılmak isteniyor gibi. Baksanıza yüzyıllarca önce medeniyetin başladığı nokta şu anda ne hallerde, perişan vaziyette!

 

Birde Vikipedi’de şu da söyleniyor: “İlçe çok sayıda uygarlığın izlerini taşıyan, zengin tarihi ve kültürel birikimi ile farklı uygarlıkların, medeniyetlerin yerleşim alanı ve merkezi olmuştur. İlçe bir tarih ve kültür merkezi olma özelliğini her zaman koruyabilmeyi başarmıştır. Her uygarlık kendi kültürünü, öncekilerle kaynaştırıp, daha zengin hale getirerek yeni kuşaklara adeta bir ‘’Açık Hava Yazıtlar Müzesi’’ şeklinde sunmuştur”

 

Dönüp birde bizim medeniyetimiz ile bizim insani yaklaşımımız ile Sur ilçesine bir bakalım ne dersiniz; Daha geçen gün Dört ayaklı minareye ve gölgesindekilere suikast düzenlenmek istenmedi mi, tarih ayaklarından yara alıp kan kaybetmedi mi? 15, 16 veya 19. yüzyılda yaşayanlar bu kadar gerici olarak zikredilirken, milenyumun beyni olan günümüz insanları ne kadar da geri zekalılaşabiliyor hep birlikte görüyoruz. Tarihi yapıtlar ya yok edilmek isteniyor ya da hazine avcılarına yem oluyor. Bu kadar mı insanlıktan uzaklaşılır, bu kadar mı geçmişinden utanılır olur ve bu kadar mı nefret edilir her şeyden!... Tiksinçliğin, nefretin, saygısızlığın ve zavallılığın tavan yaptığı bu manzara karşısında bir şeyler söylemek isteyenlerin çok fazla sessizliği var. Görülmüyor, duyulmuyor çığlıklar ama nafile, tarih başladığı yerde katledilmek isteniyor.

 

Merak ediyorum da 100 yıl sonra bu tarihi inceleyen insanlar bizler için nasıl bir yakıştırma yapacaklar!... Bizlere yamyam mı, ilkel mi, aptal mı diyecekler, çok merak ediyorum. 

 

Saygılarımla

[email protected]

 

 

YORUM EKLE