Özellikle tarım konusunda yapılabilecek işbirlikleri konusunda görüşme yapan ikili, barış sürecinin ekonomiye etkilerini de değerlendirerek, kalıcı barış sürecinde Diyarbakır'ın turizm potansiyelini açığa çıkarmasının çok önemli olduğu konusunda hemfikir olarak bu yönlü çalışmalara hız verilmesi gerektiğini dile getirdi.

ASLAN: TURİZM DEĞERLERİMİZİ AÇIĞA ÇIKARMAK KONUSUNDA ÇALIŞMALAR YÜRÜTÜYORUZ

Konuşmasına barış sürecini değerlendirerek başlayan Dtso Başkan Yardımcısı Metin Aslan, "Son bir yıldır kan akmaması, cenazelerin gelmemesi bizim açımızdan sevindirici. Bu ortam, dışardan yatırımcıları da heyecanlandırmış durumda. Bunu gözlemleyebiliyoruz. Diyarbakır'ın teşvik avantajları da düşünüldüğünde yatırımcı için cazibeli hale geliyor. Tabi bu durumun kalıcı ve sürekli yatırıma dönüşmesi için barış sürecinin de kalıcı hale gelmesi gerekiyor. Zira biliyorsunuz, sermaye ürkektir" dedi.

Diyarbakır'ın turizm potansiyeline değinen Aslan, bununla ilgili diğer kurumların yanı sıra kendilerinin de Dtso olarak gerek turizm değerleri gerekse de diğer ekonomik değerleri açığa çıkarmak konusunda çalışmalar yaptıklarını belirtti.

Diyarbakır'ın sahip olduğu genç nüfusa da değinen Aslan, bunun da bir iş gücü potansiyeli olduğunu belirterek, gerek istihdam gerekse de kalifiye eleman yetiştirmek amacıyla yaptıkları Meslek Lisesi çalışması hakkında da bilgi verdi. Tarıma dayalı sanayinin geliştirilmesi için de çalışmalar yaptıklarını belirten Aslan, bunu başarmaları durumunda burada üretilen tarım ürünlerinin burada işlenerek, istihdamın da tarımdan kaynaklı zenginliğin de burada kalmasını sağlayacaklarını sözlerine ekledi.

MADSEN: SİZİN BEŞ BİN YILLIK SURLARINIZ BİLE BURAYA GELMEK İÇİN YETERLİ

Barış konusunda Aslan'a katıldığını belirten Büyükelçi Madsen, "2013'te geldiğimizde Diyarbakır'da barış sürecini sorduğumuzda, öncelikle somut bir şeyler görelim diyorlardı. Bu sefer geldiğimizde buradaki havanın biraz değiştiğini, insanların bu konuda daha inançlı olduklarını gördük. Sizin de dediğiniz gibi buradaki büyük potansiyeli değerlendirebilmek için barış sürecinin kalıcı olması gerekiyor. Çünkü hem turizm, hem tarım hem de gıda endüstrisi bakımından Diyarbakır'ın çok büyük fırsatları var" dedi.

Büyükelçi, Danimarka'nın da destek olmak istediğini belirterek, "Tabi ki barışın sürdürülebilir olması için insanların barışın meyvelerini yemeye başlaması gerekiyor. Bu da hem istihdam hem de ekonomik iyileşme demek. Turizm de çabuk sonuç almak adına iyi bir alan. Birlikte yapılacak çalışmalarla, Diyarbakır'ın Turizm alanındaki inisiyatifini daha da güçlendirebileceğini düşünüyorum. Bu konuda Mardin gibi iddialı bir şehir" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin Danimarkalılar için bir numaralı tatil ülkesi olduğunu da söyleyen Madsen, onların bölgeye de çekilebileceğini, bu bölgenin de çekici olabileceğini, tur operatörlerini bölgeye de çekmek için çalışmak gerektiğini de sözlerine ekleyerek, "Sizin beş bin yıllık surlarınız bile buraya gelmek için yeterli" dedi.

MADSEN: DANİMARKA'NIN ZENGİNLİĞİNİN YÜKSEK ORANDAKİ KADIN İSTİHDAMINDAN KAYNAKLANDIĞINA İNANIYORUM

Danimarka'nın önemli bir tarım ülkesi olduğunu ve gıda konusunda ileri teknolojiye sahip olduğunu belirten Madsen, öte yandan %80 çalışma oranıyla Danimarka'nın yüksek kadın istihdamına sahip olduğunu belirterek, kendi zenginliklerinin kadınların istihdama yüksek oranda dahil olmasından kaynaklandığını sözlerine ekledi.