Bedelsiz elektrik kullanımının Türkiye'nin önemli bir meselesi olduğuna dikkat çeken Üstün, "Bu bölgede israf, 1.500 MW'lik bir nükleer santral gücüne tekabül ediyor. Bedelsiz kullanım ise aslında bedelsiz değil, her vatandaş yılda fazladan 120 TL elektrik parası ödeyerek bunun yükünü taşıyor" dedi. Üstün, çiftçilerin geçmişe dönük borçlarının tahsil edilmesi ile ortaya çıkan meblağın ise özelleştirme esasları gereği Tedaş'a ödendiğini açıkladı.

"KAÇAK YOK BEDELSİZ KULLANIM VAR"

DEDAŞ Sözcüsü Üstün, Mardin Kızıltepe ve Derik'te yaşanan hadiselerin elektrik kesintileri bahane edilerek ortaya çıktığını ifade ederek, "Maalesef burada bazı bölgelerde tüketilen elektriğin bedelini ödeme alışkanlığı oluşmamış. Elektrik tüketiminde "kayıp-kaçak" olarak bilinen miktarın aslında ne kayıp ne de kaçaktır. Kaçak demeyi uygun bulmuyoruz, kaçan bir şey yok, bedeli ödenmeyen bir ürün var" dedi.

Bu bölgede 100 liralık elektrik kullanan vatandaşın yalnızca 10 TL ödemek istediğini belirten Üstün, "Bu aldığınız bir depo benzinin bedelinin onda birini ödemek istemeniz gibi bir şey. Bu bölgede israf, 1.500 MW'lik bir nükleer santral gücüne tekabül ediyor. Bedelsiz kullanım ise aslında bedelsiz değil, her vatandaş yılda fazladan 120 TL elektrik parası ödeyerek bu açığı kapatıyor" diye konuştu.

"MARDİN'DE BEDELSİZ KULLANIM YÜZDE 90'LARDA"

Mardin'de 2013 yılında 4.2 milyar kilowatt/saat enerji tüketilirken, bunun 1.4 milyar kilowatt/saatinin tarımsal sulama için harcandığını dikkat çeken Üstün, "Tüketilen bu enerjinin toplam tutarı 1 milyar 400 milyon TL'ye denk gelirken, yapılan tüketimden sadece 158 milyon TL tahsilat yapıldı. Bu rakamlara göre DEDAŞ'ın burada tüketilen enerjinin sadece 10'da birinin tahsil edebildiği gerçeği rahatça görülebilir" ifadelerini kullandı.

2013 yılı tarımsal sulama tüketim ve tahsilat rakamlarına bakıldığında ortaya daha dramatik bir tablo çıktığını dile getiren Üstün, "Tarımsal sulamada tüketilen enerjinin fatura bedeli 471 milyon TL olarak görülürken, yapılan tüketimden alınan tahsilat ise 5 milyon TL dolayında gerçekleşiyor. Bu tablo, Mardin'de tarımsal sulamada kayıp kaçağın yüzde 98 seviyelerini aştığını gösteriyor" şeklinde konuştu.

"DEDAŞ OLARAK AVANTAJLI BİR FIRSAT SUNDUK"

DEDAŞ Sözcüsü Üstün, elektrik borcu olan çiftçilerin desteklemelerinin bloke edilmesinin Bakanlar Kurulu kararı ile açıklandığını ve tüm Türkiye'deki dağıtım şirketlerini kapsadığını ifade etti. Üstün, "Bu karar ile birlikte, diğer dağıtım şirketleri tarımsal sulamada kullanılan elektrik bedelinin yüzde 100'ünü tahsil edebiliyorken, DEDAŞ çiftçilere yönelik avantajlı bir kampanya yaparak toplam borcun 5'te birini ödemeleri halinde başka bir bedel talep edilmeyeceğini açıklamıştır. Bazı illerimizdeki tarımsal aboneler ise bu kampanyaya yeterli ilgiyi göstermemiştir" dedi.

"BU ŞARTLARDA SÜRDÜRÜLEMEZ"

Bölgede kesintisiz ve kaliteli hizmet verilebilmesi için dağıtımını yaptıkları elektriğin bedelini tahsil etmeleri gerektiğini belirten Üstün, "Bugün bölgede tüketilen elektriğin büyük bölümünün bedeli ödenmiyor ve israf ediliyor. Bunun yükünü de tüm Türkiye genelinde faturasını düzenli ödeyen aboneler ve şirketimiz çekiyor. Bölgede hane başı aylık1250 kilowatt/saat elektrik tüketimi gerçekleşiyor. Bu rakam, İstanbul Avrupa yakasında 370 KwH, bizim bölgemiz gibi sulamanın yoğun yapıldığı Toroslar'da 490 KwH'tir. Böylesine yüksek tüketim oranlarında biz tüketilen elektriğin bedelini tahsil edemediğimiz müddetçe, bölgeye elektrik tedarik edemeyiz. Bu şartlar altında sürdürülebilir bir tablo yok karşımızda. Sonuç olarak, elektrik borcunu ödeme alışkanlığı kazanmamış abonelerin elektriğini kesmekten başka çaremiz yok. Burada yaşanan kesintiler, kullandığı elektriğin bedelini ödemeyen abonelere yöneliktir" diye konuştu.

"BEDELSİZ KULLANIM TÜRKİYE'NİN MESELESİDİR"

DEDAŞ olarak, bedelsiz enerji kullanımı ve israfın Türkiye ekonomisine olan etkisini özellikle vurguladıklarını dile getiren Üstün, meselenin sadece el birliğiyle çözülebileceğine dikkat çekti. Üstün, "Kaçak elektrik kullanımı sadece bölgenin değil Türkiye'nin meselesidir. Bu noktada medya, bürokrasi, sivil toplum kuruluşları ve siyaset kurumu el birliğiyle hareket etmelidir. Biz her zaman çözümün tarafı olduk. Bugüne kadar, gerek yaptığımız kampanyalar gerekse yaklaşımımızla iyi niyetimizi ortaya koyduk. Bedeli ödenmeyen ve israf edilen enerji kullanımı Türkiye genelinde bir kampanyaya dönüştürülmelidir. Kimse mağdur edilmeden ve bu sorun politize edilmeden birlikte çözülmelidir. Yoksa Türkiye de Güneydoğu Bölgesi de kaybeder. Bölgeye yatırım gelmez, istihdam sağlanamaz. Sağduyulu olmakta yarar var" ifadelerini kullandı. - DİYARBAKIR