DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk, açılış konuşması yaptı. Tuğluk, başlayan bir süreç ile ilgili olarak "Artık geri dönülmez bir noktadayız. Kürt sorunun çözümünde tarihi fırsatı yaşıyoruz. Herkes bu tarihsel sürecin bilincinde olarak pozisyon almalıdır. Biz kadınlar olarak bu değişimin tam ortasındayız" dedi.

Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) çetelerinin Rojava'nın Kobanê kantonuna yönelik saldırılarına da değinen Tuğluk, çoluk çocuk demeden Rojava halkına saldıranlara karşı direnenleri selamlayarak, bu güçler ile dayanışmayı bir borç bildiklerini söyledi. Tuğluk, kadınların bu onurlu mücadelede her türlü gücü sunmakla mükellef olduğunu ifade etti.

HDP Kars Milletvekili Mülkiye Birtane de DTK Kadın Meclisi'nin çalışmalarını ve faaliyetlerine ilişkin bir sunum yaptı.

'DTK'YA DAHA ETKİN KATILACAĞIM'

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak da, 21. yüzyılın ilk çeyreğinde olduklarını ancak 21. yüzyılın tamamını şekillendirecek önemli gelişmeler yaşandığına işaret ederek, "Ortadoğu'da tüm taşlar yerinden oynadı, yeni bir gelecek, yeni bir süreç başlıyor. Ve ne yazık ki bu yeni yapılaşma süreci içerisinde halkların, ezilenlerin, kadınların, yoksulların özgürleşme ve irade olma iddiaları ötelenmek isteniyor" dedi.

"Bu kadın devrimi, demokratik özgürlükçü halk devrimi rüzgarı çalınmak isteniyor" diyen Kışanak, bunun yerine uluslar arası güç odaklarıyla işbirliği de yerel çetelerle bir araya gelen ve halkların, kadınların, yoksulların, ötekileştirilenlerin özgürlük iddiasını bastırmaya çalışan yeni yapılar kurulmaya çalışıldığını söyledi. Kışanak şöyle devam etti:

'TEHLİKELERİ VE RİSKLERİ GÖRMELİYİZ'

"Böylesi tarihsel bir dönemeçte tabi ki kadının rolü son derece belirleyici olacaktır. Kürt halkının ulusal birliği bu süreçte damgasını vurabilecek tarihsel duruş olacaktır. Eğer Kürt halkı 20. yüzyılın başındaki gibi dağınık ve parçalı olursa ortak çıkarlar ve hedefler etrafında kenetlenemezse kaybetmesi tabi ki imkan dahilindedir. Biliyoruz çok güçlü mücadele gelenekleri var, çok büyük kazanımlar var; kolay kolay geri dönüşümü olmayacak bir noktaya geldiğimizin farkındayız. Ama tehlikeleri ve riskleri de görmek zorundayız. Bu tehlikeleri, riskleri görerek tedbir almak, duruş sergilemek tutum almak herkesten önce kadınlara düşüyor. Biz Kürt halkının ulusal birliği konusunda, Kürdistan Ulusal Kongresi'nin toplanması konusunda Kürt kadınları olarak, Kürdistanlı kadınlar olarak bir tutum içerisinde olmalıyız."

'ROJAVA DEVRİMİ BİR KADIN DEVRİMİDİR'

Rojava'da yaşananları yakından izlediklerini vurgulayan Kışanak, "Kürt kadınları tarihin en kritik dönemeçlerinde tavrını ortaya koymasını bilmiş, gücünü sonuna kadar seferber etmiş, bedel ödemekten çekinmemiş bir duruşa sahiptirler" diyerek tarih boyunca mücadele motivasyonu yaratan Kürt kadınlarını örnek verdi. Rojava'da yaşanan devrimin de bir kadın devrimi ise gücünü işte direniş geleneğinden aldığını belirten Kışanak, "Rojava'daki devrim bir kadın devrimi olduğu için de bütün gerici güçler ve uluslar arası çete organizasyonları tarafından boğulmak isteniyor. Bu nedenle Rojava devrimini en güçlü sahiplenmesi gereken kadınlardır. Eğer biz Rojava'da kaybedersek inanın ki bütün Kürt kadınları, Kürdistan'da kaybedecek, inanın ki tüm Ortadoğu'daki kadınlar da kaybedecek" diye konuştu.

DTK çatısı altında daha güçlü bir irade sergilemek için tartışmayı sürdüreceklerini ifade eden Kışanak, "Bu duruş aynı zamanda Ulusal Kongre'nin toplanması konusunda bir çağrıyı ve çabayı da ortaya çıkaracaktır" şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından toplantı basına kapalı olarak sürdü.