Büyükşehir Belediyemiz tarafından hazırlanan Diyarbakır’ın tarihi ve kültürel değerlerini anlatan tanıtım filmiyle başlayan buluşmanın ilk konuşmasını Sur Belediyesi Eş Başkanı Seyit Narin yaptı. Diyarbakır’ın çok kültürlü yapısı ve kültürel değerleriyle farklı bir kent olduğuna dikkat çeken Narin’in ardından konuşan Belediye Eş Başkanımız Fırat Anlı, ünlü şair Ahmet Arif’in “.. seni anlatabilmek seni, iyi çocuklara, kahramanlara…” dizeleriyle başlayan şiirini anımsatarak, Diyarbakır’ın anlatmanın ve tarif etmenin zorluğa işaret etti. Diyarbakır’ı anlatmanın yürek istediğini, ancak kelimelerin bu şehri anlatmada kifayetsiz kaldığını söyleyen Anlı, sözlerine şöyle devam etti: “Bu şehir hikayelerini anlatmak istiyor. Yüreğini İç Anadolu’ya, Marmara’ya, Trakya’ya, Ortadoğu’ya, Kafkasya’ya açmak istiyor. Bu bir kervandır. Biz bu kervanın içindekiler olarak Haziran’a kadar bu önemli kavşağı hep beraber aşacağız. Bu heyecanımızı, inancımızı paylaştığınız, bizi yalnız bırakmadığınız için teşekkür ediyoruz.  Artık bu coğrafyada ağıtların değil, halayların, horonların başlayacağı günlerin olmasını istiyoruz.” Diyarbakır’da herkesin kendi kimliği, kültürü ve diliyle özgürce yaşadığını ifade eden Anlı, şehrin bu noktaya gelmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti, UNESCO’nun vereceği olumlu kararın herkesin başarısı olacağını söyledi.

‘Umuyoruz ki olumlu karar çıkacak’

Daha sonra konuşan Belediye Eş Başkanımız Gültan Kışanak da Diyarbakır’ı UNESCO yolunda yalnız bırakmayan, destek olan ve sahiplenen ÇEKÜL’e ve TKB’ye teşekkür ederek konuşmasına başladı. Başkan Anlı’nın kentle ilgili söylediği “bu kenti anlatmak zor” sözüne atıfta bulunan Kışanak, Diyarbakır’ın anlatılamayacağını, ancak yaşanarak hissedilebileceğini vurguladı. 12 bin yıllık tarihe sahip bir kentin tarihi ve kültürel mirasını geleceğe taşıma gibi bir sorumluluklarının olduğunu söyleyen Kışanak, ancak bu yükü tek başlarına omuzlarına almadıklarını, Metin Sözen hocanın, ÇEKÜL’ün, TKB’nin çok büyük emekleri ve destekleri olduğunu kaydetti.

Diyarbakır’ın UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girme çabası ve yolculuğunu kısaca sıralayan Kışanak, ilk çabanın 2000 yılında başladığını, kentin geçici listeye alındığını, sur diplerinin temizlenerek Diyarbakır Kalesi’nin açığa çıkarıldığını, 2011 yılında Kültür Bakanlığı’yla çalışmaların start aldığını, 2012’de Belediyemizin İmar Daire Başkanlığı altında Alan Yönetimi Başkanlığı’nın kurularak, ‘’Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Kültürel Peyzajı’’ olarak Dünya Miras Listesine başvurulmasına karar verildiğini anlattı. 2013’te Miras Alan Sınırının belirlendiğini, Ocak 2014 tarihinde ise dosyanın Dünya Miras merkezine iletildiğini, Alan Yönetim Planı’nın ise Ağustos 2014 tarihinde tamamlanıp Dünya Miras merkezine gönderildiğini anlattı. Bütün bu sürecin hem merkezi hükümet hem Kültür Bakanlığı hem kamu kuruluşları hem yerel yönetimler, ÇEKÜL ve TKB ve halkın tam sahipliliğiyle yürütüldüğünü kaydeden Kışanak, “Elbirliğiyle yürütülen süreçler eksik olmaz. Umuyoruz ki olumlu bir karar çıkacak” dedi.

Sözen: Hep birlikte Diyarbakır için çalışacağız

ÇEKÜL Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen ise Diyarbakır’ın da içinde yer aldığı Yukarı Mezopotamya coğrafyasının büyük bir tarihi kültürel mirası barındırdığını, bu mirası korunması gerektiğini vurguladı. Bu kültürel mirasın tarihin bile yeniden ve tarafsız bir şekilde yazılmasını sağlayacağını ifade eden Prof. Sözen, o nedenle hep birlikte Diyarbakır’ın Dünya Mirası Listesi’ne girmesi için çalışmak gerektiğini kaydetti.

‘Nisan 2015’te toplantıya güçlü katılalım’

Ardından konuşan Tarihi Kentler Birliği ve Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz da kentin muhteşem eserlerini gördüklerini ve etkilendiklerini söyledi. Diyarbakır’ın Dünya Miras Listesi’ne girmesi kararını etkileyecek, UNESCO’nun Nisan 2015’teki Paris toplantısına güçlü bir şekilde katılım sağlanması ve baskı kurulması gerektiğini belirten Yılmaz, bu toplantının Haziran 2015’te yapılacak karar toplantısı üzerinde belirleyici olacağının altını çizdi. Türkiye’de artık tarihi ve kültürel mirasın korunmasına yönelik çalışmaların arttığını, artık küçük bir belde belediyesinin bile bu yönlü çalışmalar yürüttüğünü vurgulayan Yılmaz, ancak böylesi büyük projelerin Emlak Vergilerinden edinilmiş gelirle yürütülemeyeceğini, çünkü belediyelerin başka sorumluluklarının da olduğunu, devletin yeni kaynaklar bulması gerektiğini dile getirdi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in yoğun programları nedeniyle mesaj yolladığı Tarihi Kentler Birliği Diyarbakır Buluşması, Vali Yardımcısı Ahmet Dalkıran ve Tarım Bakanı Yardımcısı Kutbettin Arzu’nun Diyarbakır’ın UNESCO yolculuğuna verdikleri açık desteğin ardından bugünlük sona erdi.

Yarın devam edecek

Yerel-kamu-sivil işbirliğinin ortak çalışmasının en önemli örneği olan Diyarbakır’ın UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınması çalışmalarının değerlendirileceği buluşmanın yarınki bölümünde program 09.30’da başlayacak.