AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, gündemdeki spor yatırımlarını sitemize değerlendirdi. 33 bin kişilik statla ilgili gerekli tüm yasal prosedürün yerine getirildiğini belirten İçten,”Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü,stadın yapılacağı yerin imar tadilatı için Büyükşehir Belediyesi’ne başvuru yapacak. Belediye engel çıkarmazsa bu iş çabuk biter. Eğer belediye diğer yatırımlarda olduğu gibi burada da engel çıkarırsa o zaman TOKİ yasadan doğan hakkını kullanarak bu yatırımı yine yapacak. Diyarbakır 2014’un sonuna kadar Avrupa standartlarındaki stadına kavuşacak.” dedi.
‘GECİKME ARSADAN KAYNAKLANDI’
Statla ilgili yaşanan gecikmenin,tesisin yapılacağı alanla ilgili arsa devrinden kaynaklandığını belirten AK Parti Milletvekili Cuma İçten,”Hükümet diğer illerdeki statları yapıyor,Diyarbakır rafa kaldırılıyor’ yönündeki iddiaların doğru olmadığını söyledi. İçten,”Sayın Başbakanımızın 2011 seçimleri öncesinde Diyarbakı’da açıkladığı mega projeler arasında stat da vardı. Seçimden hemen sonra gerekli adımlar atıldı. Önce arsa tespiti yaptık. Stadın yapılacağı Kayapınar’daki arsa görüşmeler sonunda Milli Emlak Müdürlüğü vasıtasıyla Spor Genel Müdürlüğü’ne tahsis edildi. Maliye Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında bu konuda protokol imzalandı.
‘EN ÖNEMLİ AŞAMAYI GEÇTİK’
Diğer statlar gibi bu iş de TOKİ’ye verildi. TOKİ,mevcüt stadın yerini devralarak bunun karşılığında yeni stadı yapmak üzere Spor Bakanlığı ile protokol imzaladı. Daha sonra proje çalışmaları yapıldı. Proje çalışmaları tamamlandı. Bu işlerin yapılması kolay değil. Özellikle arsa devri konusunda sorunlar vardı ve bunları aşmak zaman aldı. Bana göre en önemli eşik aşıldı. Bundan sonrası daha kolay olacaktır. Projeyi gördüm,mükemmel bir proje. Avrupa standartlarında bir tesis olacak. Sadece stat değil dev bir kompleks şeklinde ve Diyarbakır’a özgü özellikler içeriyor
‘BELEDİYE İMAR İZNİ VERMEZSE DE YAPILACAK’
Bundan sonra yapılacak işlem;Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü’nün imar tadilatı için Büyükşehir Belediyesi’ne resmi başvuru yapması olacak. Gelecek hafta bununla ilgili süreç başlatılacak. Bu aşamada belediyeye büyük iş düşüyor. Ümit ediyorum ki yatırımı engelleme veya geciktirme gibi bir düşünce içine girmezler. Bir an önce imar için gerekli izni vermeleri lazım.Engeller çıkarırlarsa ne olur?.O zaman hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. TOKİ’nin belediyeler imar izni vermediği takdirde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kanunundan kaynaklanan yetkisi var. Onu kullanıp bu tesisi yine yapacak. Ama hukuki süreç gereği önce belediyeden imar izni istenmek zorunda. Verirlerse sorun olmaz ve süreç uzamaz.Vermezlerse de bu tesis mutlaka yapılacak. Bu yatırım sonuçta Diyarbakır’a yapılacak. Diyarbakır’ın spordaki imajı için de çok önemli olacak.” dedi.
‘BİZİ ELEŞTİRENLER PEKİ SİZ NE YAPTINIZ?’
İçten,ülke yönetiminde yer aldıkları 10 yılda Diyarbakır’da çok önemli spor yatırımlarını hayata geçirdiklerini belirterek,Mardin yolu üzerindeki atıl tesisin tamamlanması için 12 milyon TL’lik ödenek çıkarıldığını kaydetti. İçten,”Hiçbir şey yapılmadı diye eleştiri yapanlara ‘el insaf ‘ diyorum. Şehir merkezinde bölgenin en büyük spor salonunu yaptık. Bir çok çim saha ve diğer sporlara ait tesisi kazandırdık. Tüm ilçelere spor tesisleri yapıyoruz. Bugüne kadar tesisi olmayan ilçeler tesise kavuştu. Bir çoğunda çalışmalar devam ediyor. Sürekli mağduriyet edebiyatı yapanlara sormak lazım. Biz yerelde iktidar olmadığımız halde bunları yaptık,siz 15 yıldır belediyeleri yönetiyorsunuz,kaç tane tesis yaptınız?.İnsanların bu kıyaslamayı yapması lazım. Her şeye kaynak ve para var da gençler için kalıcı olacak spor tesislerine mi para yok?. Ama biz bunlara rağmen spor tesislerini yapmaya devam edeceğiz.
‘MARDİN YOLU TESİSLERİNE 12 MİLYON TL ‘
Diyarbakır’ı sporda cazibe merkezi haline getirdik. Hemen her ay çok önemli spor organizasyonları Diyarbakır’da yapılarak gelen ekipler en iyi şekilde ağırlanıyor. Bunlar önemli olaylardır. Peki yeterli mi?.Elbette değil. Biz daha fazlası için çalışıyoruz. 450 bin genç nüfüsün olduğu şehirde gayet tabi bu tesisler az. Ama bunu sadece hükümet değil yerel yönetimler de yapmalıdır. Onların kaynakları var ve bunları yapmalıdırlar. Mardin yolundaki atıl tesisi modernize ediyoruz. Buranın modernize edilmesi için 8 milyon TL ödenek çıkardık. 750 bin TL’ye sentetik çim saha yapacağız. 2.5 milyon TL değerinde de kapalı havuz ve kapalı spor salonu yapıyoruz. Bu tesis kamp eğitim merkezi ve spor sahalarıyla Diyarbakır’a yakışan kalitede olacak.
‘DİYARBAKIRSPOR’U KURTARMAK İSTEDİK,ENGELLEDİLER’
İçten,amatöre düşen Diyarbakırspor’la ilgili olarak da çarpıcı açıklamalarda bulundu. 2011 seçimlerinden sonra kulübü kurtarmak için adım attıklarını ancak Nurullah Edemen’in adaylık süreciyle beraber bunun sabote edildiğini anlatan İçten,”Kulübün borç batağında olmasından dolayı önce bunu temizlemek istedik. Dönemin valisiyle görüşerek kayyum konusunda mutabakata vardık. O kayyum da devlet kurumlarındaki idarecilerden oluşacak ve bizler de destek verecektik. Bu yolla borçları belli bir seviyeye indirerek yeni bir yönetimin önünü açacaktık. Fakat baktık ki Nurullah Edemen aday olmuş. Edemen,aday olmakla tüm sorunların çözümünü kabullendi.Ben Edemen veya başkasına karşı değildim,aklın yolu böyle bir kayyumu gerektiriyordu. Siz bunu yaparken biri çıksa ‘benim param var,ben çözerim’ derse ne yapabilirsiniz?.Biz de ‘buyrun yapın’ dedik.
‘DİYARBAKIRSPOR’U SEVSEYDİLER BU HALE GETİRMEZLERDİ’
Ne yazık ki olan Diyarbakırspor’a oldu. Tabi bu işin öncesi de var. Kulüp yıllarca kötü yönetildi,batağa sürüklendi. Bugün gelinen durum çok vahim,üzücü ama rastlantı değil. Böyle olacağı belliydi. Bundan sonrasına bakmak lazım. Diyarbakırspor amatöre düşse de kapansa da misyonu bitmez. O misyon yeni bir ruhla başka bir isimle devam ettirilir. Benim Cuma İçten olarak düşüncem borçlu bir yapı ile uğraşmaktan ziyade borçsuz ve temiz bir yapı etrafında kenetlemek gerekir. Diyarbakırspor’u bu hale getirenler çok sevseydiler zaten o şekilde borçlandırmaz ya da zamanında hibe ederlerdi. Şu ana kadar yapmadıklarına göre o kadar parayı kim ödeyebilir?.O paraların yarısı ve temiz bir sayfa ile çok daha güzel bir kulüp yaratılabilir. İsim olarak hiç kimse kimsenin yerine geçemez ama misyon devam ettirilebilir.
‘YENİ DİYARBAKIRSPOR PROJESİ GENİŞLETİLMELİ’
Benim Yeni Diyarbakırspor’a olan sempatim isminin Diyarbakırspor,renginin Yeşil-Kırmızı olması ve başkanın siyasetten uzak olmasıdır. Her şeyi kendi cebinden karşılayan,bu kadar şeyi tek başına yapan bir insana ve hemşerimize elbette manevi olarak destek olacağız. Sadece benim değil herkesin böyle düşünmesi lazım. Yeni Diyarbakırspor biraz daha halka açılırsa,geniş kitlelere hitap ederse ve en önemlisi şu ana kadar olduğu gibi hem siyasete hem de rant çevrelerinden uzak durabilirse en kısa zamanda en üst lige kadar çıkar. Ben AK Parti’liyim ama spor kulüplerinin siyasi amaçlar için kullanılmaması lazım. Siyasetçiler halkın olduğu için kulüplere hizmet etmeli ama kulüpler siyasilerin arka bahçesi ve malzemesi olmamalıdır. Kentimizdeki spor tesisleri gerektiğinde ayrım yapılmadan tüm kulüpler tarafından kullanılabilmelidir. Bu Yeni Diyarbakırspor da olabilir başka kulüpler de olabilir.” diye konuştu.
HABERYİRMİBİR ÖZEL HABERİDİR
Güncelleme Tarihi: 14 Haziran 2013, 00:19
türkiyenin tesis konusundaki en yoksun kenti diyarbakırım vah vah.vekil hemen suçluyu buldu.ne kadar pişkinler değilmi.bu kentteki bütün olumsuzlukların sebebi belediyelermiş gibi nasılda konuşuyorlar.tutuştular tabi.stadın şimdilik hayalden öteye gitmediğini ve basının bunu işlediğini görünce nasılda hemencecik bir suçlu buldular.suçlu belediye ve imar izni.. dediniz bizde inandık.tew lélé.tew lélé.diyarbakırsporuda batırmadıkları gibi kurtaracaklardı ama halk bırakmadı.duymayanlara duyurulur.