‘AK PARTİ PAZARDA TAVUK SATIYOR’ DERLER

 Ramazan ayının gelmesi ile birlikte merhamet ve vicdan duyguları tavan yapar. Birçok kişinin merhamet çarkları devreye girer ve günahlarından arınmak veya İslami vecibelerini yerine getirmek için yardım seferberliği başlar. İşte tam da bu noktada AK Parti tarafından her yıl gerçekleştirilen yardım atağı bu yıl da yaşama geçirildi. Bu yıl biraz farklı hayat buldu sanırım yardım mevzusu! Zira gelen yardımlardan hala vatandaşa ulaşanın olmadığı söyleniyor.

 Geçtiğimiz günlerde AK Parti Diyarbakır İl Başkanlığına 45 TON Keskinoğlu marka tavuk yoksul ve mağdur vatandaşlara dağıtılmak üzere gönderildi. Gelen tavukların düzenli ve belirlenen mağdur ailelere dağıtılması beklenirken pazarlarda satıldığı bilgileri tarafımıza ulaştı. Doğal olarak bu doğrumu değimli diye dağıtımda yetkili kişi ile iletişim kurdum ve sordum: “Yardım için gönderilen tavukların bir bölümünün pazarlarda satıldığını duydum. Bilginiz var mı bu konudan” dedim. Bana verdiği yanıt ise aynen şöyleydi: “Bende duydum ve bana bir isim de ulaştı. Kendi gözlerim ile görmediğim için adını vermek istemiyorum” yanıtını verdi.

 Yaptığım görüşmeden sonra olayı az biraz irdeleyeyim dedim. Bu arada Kalkınma Bakanı Sayın Cevdet Yılmaz Diyarbakır’a geldiği için muhtemelen İl yönetimi de orda olur diyerek bulundukları yere gittim. Kısa bir müddet sonra il başkanı Muhammed Akar beyefendi de bulunduğumuz alana geldi. Sohbet koyulaşırken bana Muhammet bey, var mı bir sıkıntı diye bir soru sordu. Bende yanıt olarak kendilerine “Artık pazarlarda tavuk satıyormuş partiniz” diye yanıt verdim. Mevzu her ne kadar basit bir konu gibi görünse de büyük bir hezimet ile seçimlerden çıkan ve başarısızlıklarının nedenleri gözleri önünde cereyan eden bir teşkilat için söylediklerimin aşırı önemli olması gerekiyordu. Tepkiler şaşkınlık ile tebessüm arasına karışırken Muhammet Akar olaya kayıtsız kalmayarak hemen yetkili kimliği aradı. 

 Yetkilendirdiği kişi ile bana bilgi veren kişi aynı olmasına rağmen bana söylediklerinin büyük bir bölümünü sansürleyerek Muhammet beye aktardı ve olayı benden duyduğunu beyan etti, bu mübarek Ramazan ayında gaf bir oldu, oruçlu ağzı ile. Muhammet bey sonra bana dönerek satıldığı beyan edilen tavukların hamaliye karşılığında bedel olarak taşımacılara verilen tavuklar olduğunu söyledi. Cevap güzel, olabilir tabi. Pazarlarda satılan tavuklar işin hamaliyesini yapanlara verilen bedele karşılık tavuklar olabilirdi. Peki, ikinci soru şu: “Mağdur halka verilmek üzere gönderilen tavukların vatandaşa dağıtılması yerine hamaliye karşılığı olarak ödenmesi hangi vicdani açıklama ile izah edilebilir? Hangi hak ve İslami yükümlülükle bu emanetler böyle hibe edilebilir? Hamaliyeyi gerçekleştirenlere birer tavuk ihtiyaca binaen bila ücret vermek ayrı, bedeline mukabil oranda tavuk vermek ayrı bir sıkıntı. Böyle yaparsanız derler ki ‘AK PARTİ PAZARDA TAVUK SATIYOR’. Tabi olayın gerçek boyutu bu mu oda muamma. Belki de apaçık pazarda satılmıştır. Belki de tavuklar dağıtılırken birileri kameraya çekmiştir ve yetkili kişide: “Git dilediğine bu görüntüleri göster, hiç bir halt edemezsin” demiştir. Çıkar ortaya.

Siyaset geleceği görmek ve tasarımlamak ise, siyaset insanları ikna etme sanatı ise o zaman bu gafları yapanların iyi siyasetçiler olduğunu söylemek mümkün mü? Daha bir miktar tavuğu dağıtamazken, daha bu düzensizliğin, tedbirsizliğin ve vebalin altından kalkılamaz iken koca biri ili idare etmek biraz sıkıntı olsa gerek. Daha gelen ve gelecek olan 20 Bin yardım kolisinden söz etmedim bile. Zira şehrin varoşları kendilerine hiçbir suretle yardım ulaşmadığını titizlikle dile getiriyor.

Bana göre seçim hezimetinin başarısızlığını uzaklarda veya bazı nedenlerde aramamak lazım. Zira bu tavuk örneği çok bariz ve basit bir örnek. Ders çıkartılması dileklerimle.

Saygılarımla

[email protected]

YORUM EKLE