Süreç içersinde olayın doğruluğunu araştırmakla görevlendirilen kişiler soruşturmayı en ince ayrıntısına kadar derinleştirerek araştırmış, herhangi bir suç unsuruna rastlamadılar.
Olayın biri iftiradan ibaret olduğu ortaya çıkmıştı çıkmasına fakat çok önemli bir ihmalde gözler önüne serilmişti. Selahattini Eyyubi hastanesinde yasalarla güvence altına alınan hasta bilgileri, bir şekilde dışarıya servis edilmiş ve hasta bilgilerinin korunması noktasında ki zafiyet ortaya çıkmıştı.
Soruşturmacılar soruşturmalarını tamamladıktan sonra sonucu Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliğine intikal ettirdi. olayın aslı olmadığı ortaya çıktı.
Soruşturmanın tamamlanmasının ardından FETÖ izleme platformu Diyarbakır temsilcisi Muhammed Beybur hasta bilgilerinin sağlık kurulundan nasıl çıktığının sorgulanması ve iftiracı hakkında suç duyurusunda bulundu. Diyarbakır Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği hasta bilgilerinin dışarıya sızdırıldığı mevzusunun araştırılmasını istedi. Bunun üzerine yapılan inceleme ve araştırmalar neticesinde olayın doğru olduğu ortaya çıkınca hem adli, hem de idari soruşturma yapılarak hasta bilgilerini sızdıranların tespiti istendi.
Konunun araştırılması için görevlendirilen Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma hastane yöneticisi Mahmut Taş’ın soruşturmacı olarak atandığı davada hazırladığı rapor ise Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliğine gönderilerek hem adli hem de idari yönden soruşturma istediği öğrenildi.