KESK Kadın Meclisi adına bir açıklama yapan KEKS Genel Merkez kadın sekteri Gülistan Atasoy, her gün bir kadının daha eksildiğini belirterek "Onlarcasının tecavüze uğradığı ülkemizde, birkaç gün önce vahşice katledilen Özgecan Aslan gibi okuldan eve dönmek için toplu taşıma aracı kullanmak tek suçumuz olabilmektedir. Bizler Özgecan ve bugüne kadar tecavüze uğrayan, öldürülen, şiddete maruz kalan tüm kadınların sorumlusunun erkek devlet ve olan yargısı ve kurumları olduğunu çok iyi biliyoruz" dedi.
Atasoy, erkek, devlet ve sermayenin kadına karşı oluşturduğu ittifakın Türkiye'deki temsilcisi olan AKP'nin, eğitim ve sosyal politikalarıyla kadınları siyasal, toplumsal ve ekonomik alandan dışlayarak eve hapsetmeye çalıştığını ve bunun için 'annelik' kavramını kariyer olarak sunup, iş talep edebilecek bir kesimi emek piyasası dışında bıraktığını söyledi.
AKP'nin neoliberal politikalara uygun biçimde kadınları ucuz, esnek işgücü olarak güvencesiz işlerde istihdam etmeyi hedeflediğini kaydeden Atasoy, "AKP’nin sahte müjdeli paketlerine karşı iş yerlerimizde tüm kadınlarla buluşarak, ulusal, sınıfsal ve cinsel sömürüye karşı kadın dayanışmasını büyütüyoruz" şeklinde konuştu.
Atasoy, yaklaşmakta olan 8 Mart için bütün kadınlara seslenerek, "Hayatın tüm alanlarında cinsiyet eşitliğinin sağlanması için tüm kadınları örgütlenmeye, örgütlüğümüzü büyütmeye çağırıyoruz. Bugünden başlayarak yaklaşmakta olan 8 Mart'ı, yaratan kadınların kararlılığıyla her yerde direnişi büyütüyoruz" dedi.