Ertuğrul Kürkçü'den bayrak açıklaması!

HDP Eşbaşkanı Ertuğrul Kürkçü Lice'de yaşananları İnternethaber'e değerlendirdi.

Ertuğrul Kürkçü'den bayrak açıklaması!
 Kürkçü, Lice'de dün yaşanan ve 2 kişinin yaşamını yitirmesiyle sonuçlanan olaylarla ilgili olarak yaptığı açıklamada yaşananların bölgede gerilimi artırdığını, hükumetin kalekol yapımından bir an önce vazgeçmesi gerektiğini söyledi.

Gün boyu gündemden inmeyen "bayrak indirme" meselsine de değinen Kürkçü, "biz bu olayı fark bile etmedik" dedi. Genelkurmay'ın açıklamasının hakikati ifade ettiğini düşünmediğini söyleyen HDP Eşbaşkanı Kürkçü, "eğer doğruysa, çocukalrın yaptığı bir iş olabilir" dedi.

HALK KALEKOLLARI TEHDİT OLARAK GÖRÜYOR

Lice'de ve aslında Başka yerlerde, Hani'de ve Kulp'ta olmakta olan gerginlikler hükumetin kalekol inşaatlarının yol açmış olduğu rahatsızlıkla doğrudan doğruya ilgili. Halk, bu kalekol inşaatlarına gündelik asayiş ihtiyaçlarının bir sonucu olarak bakmıyor, bunları halkın gelecekteki hareketlerine karşı ve halkın gelecekteki kendi kendini yönetme taleplerine karşı bir tehdit olarak görüyor ve böyle gördüğü için de bunların yapımını barış sürecinin bir parçası olarak değil de güvenlik tertiplerinin bir parçası olarak görüyor ve buna karşı güçlü bir reaksiyon son bir yıldır var.

Hatırlayın, yine Lice'de geçtiğimiz yıl bir halk gösterisi Medeni Yıldırım'ın ölümü ile sonuçlanmıştı. Yine, Gever'de, Yüksekova'da 3 kişinin hayatına mal oldu. Önceki gün Lice'de 2 kişinin hayatının kaybetmesine birinin yaralanmasına yol açtı.

İMHA SİYASETİYLE BARIŞ SİYASETİ BİR ARADA GİTMEZ 

Hem halkın tepkisi güçlü ve sürekli, hem de devletin buna yönelik tavrı çok sert ve şiddetli. Bu gerilim daha ne kadar böyle gidebilir ve ne kadar gitmeli, esasen hükumetin bu kalekol yapımları siyasetini terk etmesi gerektiğini düşünüyoruz ve halkın tepkisine de hak veriyoruz. Hayatını kaybedenlere baktığımızda hiçbirinin üzerinde silah olmadığı anlaşılıyor, saldırının doğrudan doğruya onların öldürücü bölgelerine yapıldığı görülüyor, o yüzden de açılan ateş taciz ya da uyarı maksadıyla değil, imhaya yönelik olduğunu anlıyoruz. Tabii ki imha siyasetiyle barış siyasetinin bir arada gitmesi, kalekollarla müzakerenin ve çözümün bir arada gitmesi mümkün değil, bunların birbirinden mutlaka ayrılması lazım.

"BURADA ÇÖZÜLMESİ GEREKEN BİR PROBLEM VAR" DEMEK İSTİYORUZ 

Biz de gelişmeleri buradan takip ediyoruz, yarın da grup toplantımızı Lice'den yapacağız. Böylece, dikkat çekmek istediğimiz konu; Lice'nin bir çatışma bölgesi değil, siyasi müzakere bölgesi olduğu ve olması gerektiğidir. Vekillerin, halkın yanında olduğunun anlaşılmasını sağlamaktır ve tabii ki, en az bunun kadar halkın sahipsiz olmadığının da görülmesini sağlamak ve Türkiye'ye "burada çözülmesi gereken bir problem var" demektir.

KCK'NIN AÇIKLAMASI HUZURSUZLUĞUN  İFADESİDİR

Bu noktada bugün yapılan KCK açıklaması aslında süregiden huzursuzluğun ve sıkıntının başka bir noktadan ifadesidir. Onlar da kendi açılarından sürecin yarattığı belirsizlik ve çelişkilere işaret ederek bir güçlü çözüm iradesi oluşturulması çağrısında bulunuyorlar. Bunun, Öcalan'ın çabalarıyla bir çelişki içerisinde olduğunu benşahsen düşünmüyorum.

TARİH VE KOŞULLAR GERİYE DÖNMEYE İZİN VERMEZ 

Bu durum süreci tabii ki zorluyor. Ama biz bu süreci taktik bir an olarak görmüyoruz. Stratejik, tarihsel bir tutum, bir dönüşüm olduğunu görüyoruz. Öcalan'ın 2013 Nevruz çağrısı öncesine dönüleceğine ihtimal vermiyorum. İnsanlar akıllarından geçirebilirler fakat tarih ve koşullar buna elvermez. Ama bundan sonra da sosyal politik gerilimler olabilir ama o çerçevede ve o metotlarla olmaz. Ben bu yüzden herkese önüne bakmayı tavsiye ediyorum.

BAYRAK MESELESİ BANA FANTASTİK BİR ÖYKÜ GİBİ GELİYOR  

Bugün bir bayrak meselesidir gidiyor, doğrusu biz hiçbirimiz böyle bir şey olduğunu fark bile etmedik. Ben, Genelkurmay'dan yapılan açıklamanın da hakikati ifade ettiği düşünmüyorum. Herhangi bir uyarı atışı, böyle bir şey de duymadık. Bu, hiç kimsenin ilgisini ve dikkatini çekmedi. Eğer böyle bir şey olmuşsa, olmasa niçin bu kadar üzerinde kıyamet koparılsın, bu zaten açıklamada olduğu gibi çocukların arasında birinin ya da çocuklar arasına krışmış birisinin yaptığı bir iş olabilir. Hava Kuvvetleri üssünün dikenli tellerini aşmak, oradan bayrak direğine tırmanmak, bayrağı indirmek, tekrar dikenli tellerden geri dönmek... Bu, fantastik bir öykü gibi geliyor bana. Velev ki öyle olmuş olsa bile, bu bizim için kabul edilmez, saçma ve gerçekleşmesi ihtimaline de bakınca çocukçadır. Ben, kocaman kocaman insaların çocukla çocuk olmasını yersiz görüyorum, buna politik manalar yüklemelerini de gereksiz görüyorum. Elbette hiç kimse hiç kimsenin bayrağını hiçbir yerden indrimemelidir.
Güncelleme Tarihi: 09 Haziran 2014, 20:59
YORUM EKLE
YORUMLAR
ahamet metin
ahamet metin - 10 yıl Önce

yahu sen kimsin bir devlet kendi düzenini kurmak için deveket kurumlarını kurramayack mı? diyarbakır ayrı devlet mi? pkk yada uyuşturucu baronları rahat edemiyor mu? sen kim oluyor sun kalekol yapılmasın diyor sun dünyanın neresinde böyle bir zihniyet var.

SIRADAKİ HABER