İHD: Silahlarınızı çocuklarımızın üzerinden çekin

İHD Diyarbakır Şubesi, "2014 yılı Çocuk Haklarına Yönelik İhlaller Raporu"nu kamuoyu ile paylaştı.

İHD: Silahlarınızı çocuklarımızın üzerinden çekin
 Kürdistan kentlerinde yaşayan çocukların geride bıraktığımız 2014 yılı içerisinde maruz kaldığı şiddet, taciz, tecavüz, hak ihlallerini vb. başlıklar halinde raporlaştıran İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, hazırlanan "İHD Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi 2014 yılı Çocuk Haklarına Yönelik İhlaller Raporu"nu şube binasında düzenlenen basın toplantısı ile kamuoyu ile paylaştı. Toplantıya İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, MYK üyesi ve Doğu-Güneydoğu Anadolu Bölge Temsilcisi Abdulsselam İnceören, MYK Üyesi Şevket Akdemir, Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu Üyeleri Emin Ermin, Av. Mahsum Kaya ve Av. İbrahim Çeliker katıldı.


Rapor'da derlenen verilerin paylaşılması öncesinde kısa bir açıklamada bulunan Şube Başkanı Raci Bilici, Mersin'in Tarsus ilçesinde vahşice katledilen Özgecan Aslan şahsında kadına yönelik şiddetin boyut değiştirdiğini ve insanlık dışı saldırılara dönüştüğünü belirterek, kadına yönelik şiddeti kınadıklarını ve mücadele etmeye devam edeceklerini belirtti. 

'Siyasal iktidar kendi istediği gibi bir nesil yetiştirmek istiyor'

Sözlerinin devamında siyasal iktidarın çocuklara yönelik sistematik ve planlı bir yönelim içerisinde olduğunu belirten Bilici, kendi istediği şekilde bir nesil yetişmek çabası içerisinde olduğunu ifade etti. Bilici, eğitim vb. yöntemlerle çocukları kendi sisteminin içine çeken yaklaşımına direnen kesimlere yönelik, siyasal iktidarın baskıcı sert bir tutum gösterdiğini de ekledi. 

'İhlaller artarak devam ediyor'

Bilici'nin ardından hazırlanan rapor İHD Diyarbakır Şubesi Çocuk Komisyonu Üyesi Av Mahsum Kaya tarafından paylaşıldı. 

2014 yılında da çocuklara yönelik hak ihlallerinin önceki yıllara oranla artış göstererek devam ettiğini belirten Kaya "Derneğimizin verilerine göre, son 27 yılda Türkiye ve Kürdistan'da, güvenlik güçlerinin müdahalesi, mayın ve savaş artığı patlayıcıların patlaması sonucu 585 çocuk yaşamını yitirmiştir. 8 milyon 500 bin çocuk güvencesiz koşullarda 'işçi' olarak yaşamını sürdürmektedir. Günümüzde anadil ve dini inanç eğitimi hala yasaklı, TMK mağduru çocuklar, çocuk gelinler, sokakta yaşayan çocuklar, göç mağduru çocuklar ve çocuğa şiddet gibi kategorik sorunlar ise varlık göstermeye devam ediyor. Yakın tarihimize çocuk hakları ihlalleriyle işlenen bu korkunç tablo, demokrasi ve insan haklarının üstünlüğü adına bu ülkenin utancıdır" diye kaydetti. 

'Silahlarınızı çocuklarımızın üzerinden çekin!'

Kaya, 2014 yılında yine çocukların yaşam haklarının, ulusal ve uluslararası sözleşmelerden doğan özgürlük ve güvenlik haklarının ihlal edildiğini de söyledi. Kaya, "Özellikle toplumsal gösterilerde, gözaltında ve gözaltı yerleri dışında çocukların maruz kaldığı şiddetin haddi hesabı yoktur" diye belirtti. 

Yıl içerisinde gerçek mermiler, gaz bombası fişeği ve zırhlı araçlarla özellikle çocukların hedef alındığı olayların meydana geldiğini ve olaylarda çocukların yaşamlarını yitirdiğini yada kalıcı fiziksel tahribatlarla yaşamlarını sürdürmek zorunda kaldıklarını hatırlatan Kaya, "Yine yıl içerisinde olaylarda 444 çocuk gözaltına alındı ve 106'sı tutuklandı. Çocuklar gözaltında ve gözaltı yerleri dışında işkence ve kötü muameleye maruz kaldı. Biz insan hakları savunucuları, güvenlik güçlerinin çocuklara yönelik sınır tanımayan saldırgan bir ruh hali ile neden şiddet uyguladığını ve uygulanan şiddetin yarattığı suç hallerinin devlet tarafından neden cezasızlıkla ödüllendirildiğini, gerçekten anlamakta güçlük çekiyoruz" diyerek, devlete ve hükümet yetkililerine "Silahlarınızı çocuklarımızın üzerinden çekin!" diye seslendi.

'Güvenlik güçlerinin uyguladığı şiddet anayasal suçtur'

"İç Güvenlik Yasa Tasarısı"nın aslında fiili olarak uygulamada olduğunu üzerinde de duran Kaya, güvenlik güçlerinin fiili olarak uyguladığı ve anayasal suç olarak gördükleri bu şiddetin, tasarı ile yasal bir zemine çekilmek istendiğini altını çizdi.
Kaya, bu tasarının hayata geçmesi ile beraber, önümüzdeki yıllarda başta çocuklara yönelik olmak üzere nasıl korkunç bir insan hakları ihlalleri tablosu ile karşılaşacaklarını tahmin etmenin çok güç olmadığını ifade etti.

'BM Çocuk Hakları Sözleşmesindeki çekinceleri kaldırın'

Rapora dair verileri paylaştığı sözlerinin devamında aile içinde ve toplumsal alanda çocuklara yönelik şiddet, işkence ve kötü muamelenin devam ettiğine vurgu yapan Kaya, aile ortamında yada toplumsal alanda çocuklara yönelik görülen yaşam hakkı ihlallerinin en önemli nedeninin, çocuklara yönelik yapıcı sosyal politikaların yokluğu ve anayasal güvence altına alınmamış olması olduğunu dile getirdi. Bu durumun ise BM Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne 18 yıl önce taraf olan Türkiye'nin, sözleşmenin çocuğun yüksek yararı, yaşama ve gelişme hakkı, katılım hakkı, ayrım gözetmeme, güvenli bir ortamda büyüme hakkı şeklinde temel ilkeler üzerinden belirlenen yükümlüklerini yerine getirmemesinin bir göstergesi olduğu vurgulandı. 

Kaya, bu konudaki sözlerine şöyle devam etti: "Zira 18 yıl önce sözleşmeye taraf olurken 17, 29 ve 30. maddelerine çekince koymaz, çocukların dil, kimlik ve kültürel gelişim haklarını göz ardı etmezdi. En azından 18 yıl önce yaptığı bu hatayı, bu gün düzeltmiş olurdu. Bu vesileyle biz Türkiye'nin sözleşmeye çekince konulan maddelerini bir an önce, hakların bölünmezliği ilkesi adına kabul etmesi çağrısında bulunuyoruz." 

'Fişlenme olayı bir skandaldır'

Kaya, hem çocukların hem de ailelerinin özel hayatın gizliliği hakkının ihlal edilmesi olarak ifade ettiği, Diyarbakır'da 872 çocuk fişlenmesini ise bir skandal olarak tanımladı. "Bu olay ile ilgili, Milli Eğitim Müdürlüğü'nde görevli bir-iki kişinin bu olaydan sorumlu tutulup görevden alınması, açıkça belirtmek isteriz ki, olayın üzerini örtmek ve gerçek niyeti gizlemektir" diyen Kaya, soruşturmanın genişletilmesi ve tüm faillerin açığa çıkartılarak cezalandırılması gerekmesine rağmen başta Diyarbakır Valiliği olmak üzere ilgili kurumların şu ana dek çocuklardan ve ailelerinden bir özrü bile esirgediğini kaydetti.

Hazırlanan raporda çocuklara yönelik ihlaller şu şekilde yer aldı: 

* Polis ve Jandarma tarafından öldürülenler ve yaralananlar: 4 ölü, 7 yaralı
* Köy korucuları tarafından öldürülenler ve yaralananlar: 1 ölü, 2 yaralı
* Resmi hata ve ihmal sonucu ölüm/yaralanmalar: 3 ölüm
* Toplumsal gösterilerde faili meçhul saldırıya uğrayanlar: 3 ölü
* Sınır hatlarında öldürülenler ve yaralananlar: 3 ölü, 7 yaralı
* Mayın ve sahipsiz bomba patlamasında ölenler ve yaralananlar: 1 ölü, 9 yaralı
* Kuşkulu ölüm: 5ölü

* İntihar: 12 intihar, 8 teşebbüs
* Aile içi şiddet: 5 yaralı/şiddet, 1 tecavüz, 1 taciz
* Toplumsal alanda şiddet: 3 ölü, 2 yaralı/şiddet, 12 tecavüz, 3 taciz
* Gözaltına alınanlar: 444
* Tutuklananlar: 106
* Gözaltında işkence ve kötü muamele: 6
* Gözaltında yerleri dışında işkence ve kötü muamele: 6
* Toplumsal gösterilerde dövülen ve yaralanan çocuklar: 36 yaralı
* Okulda şiddet: 2
* Haklarında dava açılan ve ceza verilen çocuklar: 518
* Fişlenen çocuklar: 872

* Toplam: 2082 ihlal

Kaynak: 
Güncelleme Tarihi: 17 Şubat 2015, 22:37
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER