İÇTEN: “MÜCADELEM NEDENİYLE ÖRGÜTLERİN HEDEFİ OLDUM“

AK Parti’den yeniden milletvekili aday adayı olduğunu belirten eski milletvekili Cuma İçten, verdiği mücadele nedeniyle süreç içerisinde Ergenekon,FETÖ,PKK ve İsrail lobisinin hedefi haline geldiğini söyledi. MHP ile ittifakın partisi tarafından bölge halkına iyi anlatılması gerektiğini de anlatan İçten,” MHP'nin düşünceleri kağıt üzerinde onu bağlar ama fiili durumda Kürtlerle ilgili yapmış olduğu şeyleri, CHP'nin yapmış olduğu şeylerle karşılaştıralım. Kürtlere zulmü CHP’mi yapmıştır? MHP’mi yapmıştır?” dedi.

İÇTEN: “MÜCADELEM NEDENİYLE ÖRGÜTLERİN HEDEFİ OLDUM“
 “Örgütlerle Mücadelemiz Milletvekili Olmamızı Engelledi”

AK Parti’den yeniden milletvekili aday adayı olduğunu belirten Diyarbakır eski milletvekili Cuma İçten, verdiği mücadele nedeniyle süreç içerisinde Ergenekon,FETÖ,PKK ve İsrail lobisinin hedefi haline geldiğini söyledi,geçmiş yıllarda Ergenekon tarafından suikast listesine alındığını ve PKK’nin de seçim bürolarını yaktığını belirtti.

Yaptığı çıkışlar nedeniyle örgütlerin hedefinde olduğunu,Ergenekon’un ölüm listesinde yer aldığını,FETÖ’nün algı operasyonlarına maruz kaldığını ve PKK’nin de seçim bürolarını yaktığını anlatan İçten,bu konuda verdiği mücadelenin milletvekilliğine mal olduğunu kaydetti.

“Herkes Korkarken Ben  FETÖ’yü Deşifre Ettim”

Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde basın mensupları ile bir araya gelen İçten, Türkiye’de herkesin FETÖ’den çekindiği ve toz kondurmadığı dönemde bu örgütün Diyarbakır’daki varlığını deşifre ettiğini söyledi.İçten,“4 yıllık milletvekilliğim sürecinde haftanın 3 günü Ankara’da, 4 günü de Diyarbakır’da milletimize hizmet etmek için elimizden geleni yaptığımıza inanıyoruz. Benim FETÖ ile ilgili mücadelemi yürüttüğüm dönemde beni en iyi anlayan insanların burada olduğunu düşünüyorum. O dönemlerde kimse FETÖ ile mücadelenin F’sinden bahsetmezken biz Diyarbakır’da sivil toplum kuruluşlarıyla kesintisiz yapmış olduğumuz toplantılarda Diyarbakır halkının bize anlatmış olduğu sorun ve problemlere kulağımızı tıkayamaz, gözümüzü de kapatamazdık. Rahmetli Erbakan’ın FETÖ’cülerle ilgili bize öğrettiği bir şey vardı, F Tipi Örgüt cümlesini hep kullandık. 16 yaşından beri bunu ifade ediyoruz” dedi.

 “Faili Meçhul Cinayetleri FETÖ İşledi”

Faili meçhul cinayetlerde FETÖ ve devlet içindeki derin yapılanmaların etkisi olduğunu ifade eden İçten,bu konuda daha önce yaptığı çıkışları anımsattı. İçten, “O dönemlerde gerek devlet, gerek hükümetimiz, gerek siyasiler oradaki maddeleri deşmiş olsalardı buna emin olun ki Diyarbakır’dan kalkan savaş uçakları Meclis’i belki de bombalamayacaktı. Çünkü o metnin içerisinde bunlara da biz vurgu yapmıştır. Kaldı ki basınla paylaşmadığım ama Cumhurbaşkanımız ve AK Parti olmak üzere paylaştığımız farklı özel bilgiler vardı. YÖK ile de paylaşmıştık ama hiçbir zaman gereği yapılmamıştı. FETÖ ile Siyonizm ile ilgili bu mücadelemde PKK ve FETÖ işbirliği sonucunda siyasi hayatıma mal olabilecek çıkışlar oldu. Biz 2014 yılında 17 bin 500 faili meçhul cinayetin içerisinde FETÖ’nün parmağının olduğunu iddia ettik. O dönemlerde Pensilvanya'daki zat tarafından bile şahsımın ismi anılmadan beni kastederek cevap verildi. Hepimiz bu işlenen cinayetlerin derin devlet tarafından işlendiğini hep iddia ettik, hep söyledik. Ben bunu Meclis kürsüsünde de defalarca zikrettim. İşte o derin devlet dediğimiz yapının adının FETÖ olduğu 15 Temmuz'da ortaya çıktı. Biz köyümüzü devlet yaktı dediğimizde, biz 17 bin 500 faili meçhul cinayeti zamanında devlet işliyor dediğimizde bize farklı bakan zihniyet, 15 Temmuz'da derin devletin aslında insanları nasıl katlettiğini de sinema filmi İzler gibi izledi” diye konuştu.

“Millet Yeniden Aday Olmamızı İstedi”

Milletvekilliği sürecinde Diyarbakır içerisinde 2 bin 65 program yaptığını dile getiren İçten, yeniden aday olması için kamuoyundan talep geldiğini kaydetti. İçten,“Diyarbakır dışında da 115 program yaptım. 4 yıl içerisinde 1 milyon 86 bin kişiye dokundum. Bu AK Parti'nin resmi sitesinde kayıtlı olan bir veri. Benim inandığım bir dava var. Diyarbekirim çok acılar çekti. Yaktılar, yıktılar, vurdular, öldürdüler, kan kusturdular. Bu memlekette gencecik fidanları kendi ellerimizle mezarlara gömdük bunun A’ , B'si yok. Bunun içinde asker şehitlerimiz, polis şehitlerimiz var. Bunun içinde 14-15 yaşında gencecik çocuklar var. En nihayetinde insanlarımız çok ciddi acı bedeller ödedi. Köylerimiz yakıldı. Biz bunları düzeltme adına siyasi bir mücadele yürüttük ve yürütmeye devam edeceğiz. Bu anlamda beni hem sosyal hayatında takip eden hem birlikte siyaset yaptığımız arkadaşlarımız hem de sosyal medya hesaplarından dünyanın her yerinden teveccüh gösteren insanların çok yoğun bir talebi ile milletten icazeti alarak hiçbir üst düzey icazete gerek duymadan biz de varız diyoruz. Bu var olma noktasında teveccüh milletindir” ifadelerini kullandı.

 

“MHP İle İttifak İyi Anlatılmalı”

AK Parti’nin MHP ile olan ittifakının bölgede iyi anlatılması gerektiğinin altını da çizen İçten,”Kürt sorununun Türkiye'de bittiğini, Kürtlerin bir sorununun olmadığını, çünkü ülkenin asıl sahibi unsurları olduğunu defalarca söyledim. İnsan hakları ve özgürlükleri, etnik köken, din, mezhep noktalarında sadece Kürtlerle ilgili değil her alanda çözülmesi gereken ve anayasa anlamında tamamen yasalar çerçevesinde konuşulması gereken konular var. Ben bu coğrafyanın çocuğuyum Benim köyüm 1990 ile 2000 yılları arasında 5 defa derin devlet dediğimiz şimdiki adı FETÖ olarak konulan bir yapılanma tarafından yakıldı. Yine benim köyümü 30'lu 40’lı, 50’li yıllarda yakanlar kimlerdi? MHP’liler miydi? CHP’liler miydi? Tam tersini düşünün. AK Parti'nin CHP ile ittifak yaptığını düşünün. Bir Kürt olarak ben asla bunu kabul etmem. MHP'nin düşünceleri kağıt üzerinde onu bağlar ama fiili durumda Kürtlerle ilgili yapmış olduğu şeyleri, CHP'nin yapmış olduğu şeylerle karşılaştıralım. Kürtlere zulmü CHP’mi yapmıştır? MHP’mi yapmıştır? Bunun izahı düzgün bir şekilde yapıldığı zaman ben insanlarımızın anlayacağını düşünüyorum” dedi.

HABERYİRMİBİR ÖZEL HABERİDİR

Güncelleme Tarihi: 01 Mayıs 2018, 14:20
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER