AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, Mısır’da insanlık katliamının yaşandığına dikkat çekerek, dünyanın buna seyirci kaldığını söyledi. İçten, "Mısır’da bir insanlık katliamı yaşanmaktadır. Mısır kan ağlıyor, insanlık ayaklar altına alınıyor ve bütün dünya buna hala seyirci kalıyor. Batı başta olmak üzere dünya aylardan beri üç maymunu oynuyor. İsrail’in sahnelediği bu oyun ortada. Nüfusunun yüzde 94’ü Müslüman olan bir ülkeye Hıristiyan birini seçmeleri bunun en açık ve net örneğidir. İşte bu yüzden Haçlı zihniyeti iş başındadır. Son gelen rakamlar içimizi yakıyor. İhvan sözcüsü Cihad El Haddad, 4 bin 500 şehidin olduğunu ve daha 3 cami, 3 hastane ve 2 de morgda cesetlerin olduğunu açıklamıştı. Biz ilk günden itibaren bu olayı askeri darbe olarak niteledik, fakat Batı buna hiçbir zaman darbe demedi, hep müdahale dediler. Ama en sonunda bu darbeciler OHAL ilan etmek durumunda kaldılar. Biliyoruz ki tüm baskılara, tahriklere ve provokasyonlara rağmen kökleri 1920’lere kadar uzanan Müslüman Kardeşler hiçbir zaman şiddetin yanında olmamışlardır. Ilımlı, sevgiye, kardeşliğe ve barışa dayalı bir yol izlemişler ve duruşlarını hiç değiştirmemişlerdir. Bu insanlara bu şekilde zulüm etmek zalimlere yakışır. Zalimin dini, dili, ırkı, mezhebi ve rengi olmaz. Mazlumun da dini, dili, ırkı, mezhebi ve rengi olmaz. Her zaman söylüyorum zalim zalimdir, mazlum mazlumdur. Ama dünya Mısır’daki katliamı görmüyor" dedi.

"HAKSIZLIĞA EN BÜYÜK TEPKİYİ TÜRKİYE VERDİ"

Mısır’da darbeci güçlere en büyük tepkiyi Türkiye’nin verdiğini dile getiren İçten, dünya bu katliama sessiz kalırken bu yüzden her zaman mazlumların yanında yer alan Türkiye’nin yine Mısır halkının yanında olduğunu dile getirdi. İçten, "Bu olan olaylar dinlerin kavgasıdır. Dünya Müslüman Alimler Birliği Başkanı Yusuf el Kardavi bile Mısırlıların Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'yi desteklemesi gerektiğine dair fetva yayınlayıp, dünyanın Müslüman ülkelerini cihada davet edip, bu insanlık dramı tüm dünyanın gözleri önünde olurken Müslüman ülkelerin bu olaya sessiz kalması çok acı ve düşündürücüdür. Bu olayda yine her zaman olduğu gibi yine en büyük tepkiyi gösteren ve haksızlığın karşısında yer alan yine Türkiye’dir. Kimse unutmasın, bu cinayetlere sessiz kalanlar mazlumların, masumların kanı ellerinde olanlar hepsi bu katliamın bir parçasıdır. Birileri kalkıp utanmadan bu olayları, Mısır’daki bu insanlık ayıbını temizlik harekatı olarak nitelendiriyorlar. Ben hem bu olaylar karşısında sessiz kalan, demokratik geçinen ülkeleri hem de bu insanlık dramına temizlik harekatı diyen, insanlıktan nasibini almamış, ahlak yoksunu bu dinozorları kınıyorum" diye konuştu.

"ZALİM ESED’İN GİTMESİ SURİYE’NİN EN ÖNEMLİ SORUNUDUR"

Açıklamasında Suriye’deki olaylara da değinen İçten, şunları söyledi:

"Öncelikle Suriye’de bir bölgede Kürtlerin katledildiği ile ilgili yayınlanan haberlerin yalan haber çıkması sevindiricidir. Ama katliamlar üzerinden, ölen masum insanlar üzerinden haber yapan, siyaset yapan ve rant sağlamaya çalışan herkesi kınıyorum. Tıpkı Mısır’da olduğu gibi Suriye’de de insanlık ayaklar altına alınıyor. Üstelik Suriye’de sadece Kürtler değil, bütün insanlık ayaklar altına alınıyor. Dolayısıyla Salih Müslim’in ‘Bizim kesinlikle bir özerklik talebimiz yok. Önemli olan Esed yönetiminin gitmesi ve Özgür Suriye Ordusu’nun başarısıdır’ demesi de önemlidir. Zaten bizim de beklediğimiz ve doğru olan açıklama da budur. Suriye’de öncelik zalim Esed’in gitmesidir. Önemli olan Suriye’nin özgürlüğüne kavuşması ve kardeşliğin kazanması, demokrasinin gelmesidir."