Yapılan operasyonların 12 Eylül askeri darbesinin bir uzantısı olduğunu anlatan Sayın, "12 Eylül askeri darbesi yapıldığı yıllarda aynı senaryoları yaşamıştık. Bugün de aynı senaryolar devam etmektedir. Bundan 5 yıl önce Nedim Şener, Ahmet Şık, Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan’a aynı operasyonlar yapıldı. Şimdi ise Samanyolu ve Zaman gazetesine aynı operasyonlar yapılmaktadır. Bunlar 12 Eylül uzantılarıdır. 12 Eylüldarbesinde basına özgürlük yoktu. Bugün de AKP iktidarı kendisine yapılan eleştirileri ve toplumun sorunlarını kim dile getirirse bunları affetmez. 17 ve 25 Aralık yolsuzluklarının kapatmaya versiyonudur. CHP olarak 17 ve 25 Aralıkta büyük bir eylem yapma hazırlığı içindeydik. Düşünün ki billboardları kiraya verdirmeme için ellerindeki tüm baskı araçlarını kullandılar ve billboardları bize kiraya vermediler. Bu olaylar AKPhükümetinin sonunun geldiğinin göstergesidir." diye konuştu.

Büyük Birlik Partisi (BBP) Güneydoğu müfettişi Mehmet Dadak da yapılan operasyonları kınadıklarını söyledi. Gözaltıların tamamen yanlı olduğunu anlatan Dadak, operasyonların birilerin emri ve işaretiyle yapıldığını belirtti. Dadak, "Dün yapılan bu operasyon Türkiye’deki özgür medyaya yapılan büyük bir haksızlıktır. Artık hukukun birilerin emriyle işleme haline geldi. Dün şunu gördük hukukun tamamen bağımsız değildir. Birileri aylardır şöyle yapacağız, böyle yapacağız, söylemlerle hukukun bu ülkede artık şüphe verici hale geldi. Bu durum milleti ve medyayı derinden üzüyor. Biz millet olarak hukuka ihtiyacımız var. Hukuku yanlış yönlendiren insanlara da yarın hukuk lazım olacaktır. Özellikle son günlerde birilere çıkıp özerklikten ve genel aftan bahsettiği bir dönemde ve medyada bunlar konuşulurken gündemi değiştirmek çabaları yapılıyorsa biz bundan şüphe duyarız. Milletimizin artık gözünü açması gerekir." şeklinde konuştu.