İslami Stk’lardan ‘rojava’ Çağrısı

Diyarbakır’da toplanan bir grup İslami Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcisi, Suriye’de Kürtlere yönelik gerçekleştirilen saldırıları kınayarak, uluslararası kamuoyuna, katliam ve ablukayı durdurma çağrısında bulundu.Aralarında Azadi...

İslami Stk’lardan ‘rojava’ Çağrısı
Diyarbakır’da toplanan bir grup İslami Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcisi, Suriye’de Kürtlere yönelik gerçekleştirilen saldırıları kınayarak, uluslararası kamuoyuna, katliam ve ablukayı durdurma çağrısında bulundu.

Aralarında Azadi İnisiyatifi, Mazlum-Der ve Dicle Fırat Diyalog Grubu temsilcilerinin de bulunduğu bir grup, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde basın açıklaması düzenledi. Grup adına açıklama yapan Azadi İnisiyatifi Koordinasyon Yardımcısı Muhammed Akar, son günlerde Suriye Kürdistan Bölgesi’nde kadın ve çocuklar dahil masum sivilleri, siyasi kişileri ve bir bütün olarak Kürt halkını hedef alan saldırıların gerçekleştirildiğini söyledi. Bağımsız kaynaklarca doğrulanan ve bazı uluslararası çevrelerce kınanan bu saldırılar neticesinde, Halep yakınlarındaki Tıl Hasıl ve Tıl Aren köylerinde onlarca Kürt sivil insanının hayatını kaybettiğini aktaran Akar, yüzlerce Kürt’ün ise rehin alındığını ifade etti. Kim tarafından yapılırsa yapılsın bu katliamları kınadıklarını dile getiren Akar, rehine alınan Kürtlerin bir an önce serbest bırakılması gerektiğini vurguladı. Akar, “Aynı zamanda sessizliğini koruyan uluslararası kamuoyunu ve İslami camiayı duyarlılığa davet ediyoruz. Mübarek Ramazan ayında İslam’ın adını kullanarak sivil insanlara saldıranları insanlık vicdanına ve Allah’ın adaletine havale ediyoruz” dedi. Özgür Suriye Ordusu ve El-Nusra cephesi militanlarının Kobani bölgesini kuşattığını bildiren Akar, “Hiçbir gıda ve ilacın ulaşamadığı bu bölgede büyük bir insani dram yaşanmaktadır. Türkiye hükümetinin sınır kapılarını kapatması ve insani malzemelerin geçişini engellemesi bu dramı daha da ağırlaştırmaktadır. Suriye muhaliflerinin Kürtlerin statü talebini kabul etmesi düşündürücüdür. Gerçek hedefi zalim Esed rejimi olması gereken ÖSO ve EL Nursa cephesinin Kürt halkını tehdit ve tekfir etmesi vicdan, izan ve İslam ile bağdaşmamaktadır. On yıllardır Suriye devletinin zulmü altında yaşayan mazlum Kürt halkının da özgür olma ve geleceğini belirleme hakkı vardır. Komşu haklarla barış içinde yaşamak isteyen kürt halkının iradesine saygı duyulmalıdır” diye konuştu.

İslami STK’lar olarak Türkiye ve uluslararası kamuoyuna çağrıda bulunduklarını anlatan Akar, şöyle devam etti:

“Bir halkın meşru kazanımlarını hedef alan her türlü saldırının kabul edilemez olduğunu, bu saldırıları yapanların tarih ve insanlık vicdanına mahkum edileceğini belirtiyor ve bu güçlere destek verenlerin meşruiyetinin sorgulanır hale geleceğini deklare ediyoruz. Birleşmiş Milletleri, Avrupa Birliği’ni İslam İşbirliği Teşkilatı’nı ve diğer uluslararası kuruluşları Rojava’daki katliamı ve ablukayı durdurmaya çağırıyoruz. Saldırılarda kullanılan bir kısım silahın 2 ağustos 2013 tarihinde Türkiye üzerinden çetelere ulaştırıldığı iddiaları karşısında Türkiye hükümetini açıklama yapmaya davet ediyoruz. Sınır kapılarının açılmasını ve Rojava Kürdistan bölgesine yardım götüren TIR’ların serbest bırakılmasını istiyoruz. Türkiye hükümetini ve İslami camiayı hak ve adalet ölçüsü içinde tüm gruplara eşit noktada olmaya davet ediyoruz. Kürt halkını başta Rojava olmak üzere bütün dünya mazlumları ile dayanışmaya ve dua etmeye çağırıyoruz.”

Güncelleme Tarihi: 05 Ağustos 2013, 13:17
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER