Namık Tarancı Ölümünün 21’inci Yılında Anıldı

Gerçek Dergisi Diyarbakır muhabiri Namık Tarancı, 20 Kasım 1992 yılında uğradığı silahlı saldırının ardından, ölümünün 21’inci yıl dönümünde sevdikleri tarafından anıldı.Bağlar ilçesi Mavi Köşe semtinde düzenlenen etkinliğe...

Namık Tarancı Ölümünün 21’inci Yılında Anıldı
Gerçek Dergisi Diyarbakır muhabiri Namık Tarancı, 20 Kasım 1992 yılında uğradığı silahlı saldırının ardından, ölümünün 21’inci yıl dönümünde sevdikleri tarafından anıldı.

Bağlar ilçesi Mavi Köşe semtinde düzenlenen etkinliğe Tarancı’nın arkadaşları Emek Partisi il örgütü, Özgür Gazeteciler Derneği, 78’liler Derneği, sedika temsilcileri ile çok sayıda basın mensubu katıldı. Evrensel Gazetesi ve Hayat Televizyonu temsilcisi Cumhur Daş, Namık Tarancı'nın 1992 yılında Gerçek Dergisi'nin Diyarbakır temsilcisi olduğunu söyledi. Daş, "Tarancı yaşadığı bölgenin haberini yaptı. Kürt illerinde yaşananları basın yoluyla paylaştı. Gerçeklerin halkla paylaşılması birilerini rahatsız etti. 20 Kasım 1992’de uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirdi. Cinayeti iki yıl faili meçhul kaldıktan sonra 1994'te Hizbullah askeri kanat sorumlusu Cemal Tutar'ın Diyarbakır 2 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde gıyabında yargılandığı davaya konu oldu. Tutar, 3 Ocak 2000'de İstanbul'daki Hizbullah operasyonunda yakalandı. Kolluktaki soruşturma ifadesinde Tarancı cinayetiyle ilgili emri İsa Altsoy'dan aldığını, eylem talimatını kendisinin verdiğini, eylem sorumlusu Abdülkadir Selçuk'un gözcülük yaptığını ve tetiği Mustafa Demir'in çektiğini anlattı. Tutar, Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki Hizbullah ana davasında 20 Aralık 2009'da müebbet hapse mahkum edildi. Fakat Yargıtay 9. Ceza Dairesi'ne giden dosya karara bağlanamadan, 1 Ocak 2011'de Ceza Muhakemeleri Kanunu yürürlüğe girdi. Bu kapsamda Tutar, tutukluluk süresi on yılı geçtiği için tedbir şartıyla 3 Ocak 2011'de tahliye edilenler arasındaydı" dedi.

Daş, Tarancı cinayetinin bu topraklarda işlenen ve failleri cezalandırılmayan onlarca gazeteci cinayetinden biri olduğunu, Musa Anter’in, Hüseyin Deniz’in, Hafız Akdemir’in ve binlerce faili meçhul karanlıkta kaldığını öne sürdü.

Konuşmaların ardından Tarancı'nın öldürüldüğü yere karanfiller bırakıldı.

Grup daha sonra sessizce dağıldı.

Güncelleme Tarihi: 21 Kasım 2013, 12:39
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER