DÜ, tarafından bu yıl birinci gerçekleşecek olan Uluslararası Siyasal İletişim Demokrasi ve Yeni Süreç Sempozyumu’na Amerika, Kıbrıs ve Türkiye’de 32 üniversitede akademisyenlerin katılımıyla 21-23 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek. Sempozyum tanıtımı toplantısında konuşan DÜ Genel Sekreteri Prof. Dr. Sabri Eyigün, Amerika, Kıbrıs’tan birer olmak üzere 32 üniversiteden 92 akademisyen sempozyuma katılacağını ifade ederek, etkinliğin 3 gün süreceğini, ilk iki günün sunumlarla, son gün ise katılımcıların Diyarbakır’ı gezmesiyle tamamlanacağını söyledi. DÜ Uygulama Oteli’nde yapılan toplantıda sempozyumda yer alacak konuları değerlendiren Prof. Dr. Sabri Eyigün, geçtiğimiz hafta sonu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı ziyaretle tüm Türkiye’nin Diyarbakır’daki siyaseti konuştuğunu belirterek, bu hafta da Türkiye’nin farklı bölgelerinden gelecek olan 92 akademisyenin Diyarbakır’da siyasal iletişimi konuşacağını dile getirdi. Eyigün, “DÜ olarak amacımız, akademik çalışmalar yaparak kamuoyunun önünü açmak ve onları bilgilendirmektir. Bu konuda üniversitemizin çok ciddi çalışmaları oldu. Özellikle çözüm süreci siyasal iletişimin önemini daha da arttırdı. Çünkü siyasal iletişim maalesef ülkemizde çok az önemsenen, siyasal iletişim deyince, yalnızcı halka seslenmek olarak algılanan bir biçim olarak görülmekte. Oysaki siyasal iletişim aslında planlı, programlı, ölçmeye dayalı, devamlı veri girdi ve çıktısıyla çalışan, propagandadan afişe kadar, aday fotoğraflarından aday seçimine kadar, hem seçim döneminde hem seçimden sonraki süreçte sürekli ve devamlı olarak kamuoyuyla iletişim kurmaktır. Bu iletişim, çift taraflıdır. Yalnızca konuşmak, söylemek, anlatmak değildir. Aynı zamanda yalnızca duygulara seslenmekte değil. Siyasal iletişimin temeli ikna etme ve anlatmaktır ve yönetilenleri de sürecin içerisine dahil etmektir. Yönetilenlerin duygu, düşünce ve talepleri dikkate almaktır. Bu da ancak çok etkin bir siyasal iletişimle mümkün olabiliyor” dedi.

“SİYASAL İLETİŞİMİ EN İYİ AK PARTİ VE BDP KULLANIYOR”

DÜ Genel Sekreteri Prof. Dr. Sabri Eyigün, sempozyumun konu başlıkları arasında yer alan siyasi partilerde siyasal iletişim konusuna da vurgu yaparak, Türkiye’de AK Parti ve BDP’yi siyasal iletişimi kullanan en etkili partiler olarak gördüğünü söyledi. Eyigün, “Çözüm sürecinde siyasal iletişimin önemi, demokrasinin olmazsa olmazı olan temel öğesi, seçimlerdir. Seçilmede temsil edilecek kişiler, seçmenlerinden oy almak zorundadırlar. Oy almaları için de onları ikna etmek zorundadırlar. Onları ikna etmeleri için, iletişim içinde olarak arzu ve taleplerini dikkate almak zorundadır. Bu durumlar demokrasinin özü ve esasıdır. Siyasal iletişimde amaç anlatmak ve anlamaktır. Siyasal iletişim yalnızca konuşmak değildir. Aynı zamanda seçmeni anlamaktır. Türkiye’de yapılan siyasal iletişimde en sıkıntılı durum ise, çok konuşuyoruz, anlatıyoruz, dile getiriyoruz, ancak ne kadar seçmenimizi anlıyoruz? Anladığımız zamanda hangi oranda geri adım atıyoruz? Bu çok belli değil. Bu anlamda siyasi partilere baktığımızda, siyasi iletişimde en etkili iki parti var. Bunlardan biri AK Parti, diğeri ise BDP’dir. AK Parti medyayı çok iyi kullanıyor. Aynı şekilde parti imajını çok iyi kullanıyor. Örneğin, parti politikasını istikrar kelimesi üzerinden duyuruyor. Bunu yaparak, halkı ikna ve inandırmaya çalışıyor. BDP’nin de siyasal iletişimini çok etkili buluyorum. BDP siyasal iletişiminde yüz yüze görüşmeyi tercih ediyor. Aslında en etkili siyasal iletişim, yüz yüze görüşmedir. Yüz yüze etkileşimde, yalnızca söz aktarmıyorsanız, sizin gözlerinizin içindeki samimiyet de yansıyor. Karşı tarafı doğrudan dinleme imkanı oluyor. Elini sıkmanız, sorununuz var mı demeniz? Kahve ve ev sohbetleri çok etkili oluyor” şeklinde konuştu.