Başbakan Yardımcısı Arınç, Diyarbakır'da Açıklaması

"Demokratikleşme bir süreçtir, özgürlük alanlarının genişlemesi bir süreçtir ve devam edecektir" "Farklılıkları zenginlik olarak kabul edeceğiz.

Başbakan Yardımcısı Arınç, Diyarbakır'da Açıklaması
 Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç,  "Demokratikleşme bir süreçtir, özgürlük alanlarının genişlemesi bir süreçtir ve devam edecektir" dedi.
Başbakan Yardımcısı Arınç, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ile geldiği Diyarbakır'da bir restoranda  basın mensuplarıyla bir araya gelerek, gündeme ilişkin konuları değerlendirdi.

Arınç, burada yaptığı konuşmada , son Demokratikleşme Paketi'nin yürürlüğe girdiğini belirterek, "Demokratikleşme, özgürlük alanlarının genişlemesi bir süreçtir ve devam edecektir. 11 yıl önce çıktığımız bu yolda çok başarılı sonuçlar alıyoruz. İhtiyaç hasıl olduğunda halkımızın taleplerini dikkate alıyoruz ve demokratikleşmede belki ideal noktaya gitmek üzere çalışıyoruz" ifadesini kullandı.

Yürürlüğe giren paket içerisinde siyasi partilerin farklı dillerde propaganda da yapabileceğini vurgulayan Arınç, 30 maddelik paketten halkın çok büyük memnuniyet duyduğunu kaydetti. 

"Herkesin siyaset yapmasına imkan verilmelidir"

HDP ilçe binasının taşlanmasını, levhasının indirilmesini, siyasilerinin ilçeye sokulmaması ve bir kaç kişinin toplanarak özgürlükleri yok saymasını "çirkin ve barbarlık" olarak nitelendiren Arınç, şöyle konuştu:

"Hükümetimizin düşüncesi şudur; siyaset alanı güçlenmelidir, herkesin siyaset yapmasına imkan verilmelidir. Siyaset alanını daraltacak, gölgeleyecek, engelleyecek hiç bir teşebbüse de prim verilmemelidir. Dolayısıyla orada kaymakamlarımız, emniyet müdürlerimiz, güvenlik görevlilerimiz kim varsa siyaset alanını yok etmeye çalışan, bir siyasi partinin ilçe binası kurmasına, levha asmasına, oradan aday gösterip propaganda yapmasına engel olmayı düşünen kim varsa ve eylemde bulunuyorsa bunlara kesinlikle izin verilmemelidir."

- "Yapılan bu yanlışı fevkalede lanetliyorum, telin ediyorum"

Sadece HDP'nin değil, ismi ne olursa olsun her partinin, kurulma, teşkilatlanma, propaganda yapma, aday gösterme hakkının anayasal bir hak olduğunu kaydeden Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:

" Anayasal bir hakkı çiğnemeye de kimsenin haddi bulunmamalıdır. Siyasi görüşü ne olursa olsun, farklı siyasi görüşlere tahammül edemeyen insanların ve barbarlıkla bunu yok etmeye çalışanların anayasa suçu işlediğine inanıyoruz. Bunlara izin ve mahal verilmemelidir. Bu hak sadece HDP'nin değil, hiç bir siyasi partiye karşı, hiç bir siyasetçiye karşı bu barbarlık işlenmemelidir. Dolayısıyla orada siyasal hakları engellenen siyasetçi arkadaşlarıma geçmiş olsun diyorum, yapılan bu yanlışı fevkalede lanetliyorum, telin ediyorum."

"Seçmenin iradesi üzerinde hiç kimsenin ipoteği yoktur"

Arınç, huzur ve güvenliğin devamı, seçim güvenliğinin sağlanması, tehdit ve şantajda bulunmak isteyenlere karşı bütün tedbirlerin alınmış olmasının büyük bir güvence olduğuna işaret ederek, bunun için vali, kaymakam ve güvenlik güçlerine başarılar diledi.

"Sandık emniyeti ve seçim güvenliği, seçimin kendisinden daha önemlidir" diyen Arınç, şunları söyledi:

"Sandıklar açılıp sonuçlar alınıncaya kadar oyların tespiti sırasında da sandığın güvenliğinin sağlanması gerekir. Seçmen iradesinin üzerinde olumlu olumsuz etkide bulunmak isteyenlere de fırsat verilmemesi gerekir. Geçtiğimiz seçimlerde yaşadığımız ve seçim güvenliğini tehdit eden olayların bu seçimde yaşanmamasını diliyoruz. Bütün siyasi partilerin bu konuda hassasiyet göstermesini istiyoruz. Seçmenin iradesi üzerinde hiç kimsenin ipoteği yoktur. Ak Parti de dahil tüm partiler, eşit ve adaletli olarak sandığa gitmelidir."

- Türkçe-Kürtçe sözlük

Arınç, göreve geldikleri süreye kadar kendisine bağlı kurumlardan Türk Dil Kurumu'nun 30'dan fazla dilde sözlük hazırladığını, ancak Türkçe-Kürtçe sözlük bulunmadığını anımsattı.

Talimatının ardından bilim heyetinin sözlük hazırlattığını kaydeden Arınç,  şöyle dedi:

"Ben size bir sevindirici haber olması bakımından Türk Dil Kurumu'na talimatımızca hazırlanan Türkçe-Kürtçe sözlüğü takdim ediyorum. İnşallah yakın bir zamanda tüm okullarımıza gönderilecektir. Çünkü seçmeli ders olarak bildiğiniz gibi Kürtçe okullarımızda okutulmaktadır. Kürt kardeşlerimizin de bu ülkede yaşayan bütün kardeşlerimizin de buna ilgi duyacağına eminim. Daha sonra akademik dilde bir ferheng (sözlük) hazırlanacaktır. Bu sadece şimdilik 10 bin kelimelik Türkçe-Kürtçe sözlüğümüzü öncelikle öğretmenlerimiz, öğrencilerimiz ve üniversitelerimizde bu dilde eğitim yapan gençlerimiz için hazırlanmıştır. Türk Dil Kurumu'na teşekkür ediyorum."

-"Diyarbakır'a bu umutlar ve sevgilerle geldim"

Başbakan Yardımcısı Arınç, Türkiye'nin daha güzel günler göreceğini, cennet vatanda hep beraber doya doya yaşayacağını sözlerine ekleyerek, "Siyasi özgürlüklerimizle birlikte ve hukuk alanında yapılan çalışmalarla birlikte el ele vereceğiz. Farklılıkları zenginlik olarak kabul edeceğiz. Terörsüz, silahsız, şiddetsiz herkesin fikirlerinin, siyasetin konuşulduğu bir özgür ülkede, Türkiye'de kardeşçe yaşayacağız. Ben bu umutlar içerisindeyim, Diyarbakır'a bu umutlar ve sevgilerle geldim" dedi.
Güncelleme Tarihi: 13 Mart 2014, 17:38
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER