Demirtaş'tan Gündeme İlişkin Değerlendirmeler

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır'da katıldığı bir kuaför açılışında gazetecilere gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Demirtaş'tan Gündeme İlişkin Değerlendirmeler
 Barış Ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır'da katıldığı bir kuaför açılışında gazetecilere gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Demirtaş, Diyarbakır'ın Yenişehir ilçesinde bir kuaförün açılışına katıldı. Açılış sonrasında, gazetecilere gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Demirtaş, MİT Kanunu'nda yapılacak değişikliği, özerlik tartışmaları ve Ak Parti ile Gülen Cemaati arasında yaşanan tartışmaları değerlendirdi. Demirtaş, MİT Kanunu'nda yapılacak değişikliğe BDP olarak karşı olduklarını ifade etti. Bir gazetecinin MİT yasa tasarısının çözüm süreciyle ilgili olup olmadığını sorması üzerine Demirtaş, MİT yasa taslağının iddia edildiği gibi çözüm sürecinin yasal mevzuatının alt yapısını oluşturmadığını kaydetti. Demirtaş, "MİT yasa değişikliği daha çok bu görüşme trafiği içerisinde bulunan MİT Müsteşarı ve MİT mensuplarını konu alan, onların güvencesini sağlayan bir tasarıdır. Bizim görüşmelerin veya müzakere sürecinin yasal alt yapısı ve dayanağından kastettiğimiz bu değil tabi. Bu şekilde yansıtılmaya çalışılsa da doğru değil. Kesinlikle çözüm sürecinin yasal mevzuatı bu şekilde hazırlanmaz. Yasanın geri kalan maddelerinde de hem demokratik ilkelere, hem kişi güvenliğine, hem de kişilerin özel yaşamına dair ihlalleri arttırmaya dönük çok ciddi düzenlemeler var. Kesinlikle bu Başbakan'ın gücünü arttırma yasasıdır. Başbakan'ın iktidarını kuvvetlendirme yasasıdır. Bir de şuna dikkat çekmek istiyorum. Türkiye'de şu anda hükümet ve devlet güçlendikçe vatandaş tedirgin oluyor. Dünyanın hangi ülkesinde kendi devleti güçlenince tedirgin olan vatandaş vardır? Ama Türkiye'de herkes giderek kaygılanıyor ve tedirginliği artıyor. Şimdi buradan baktığınızda MİT yasası bir kez daha MİT'i ve Başbakanı, dolayısıyla devleti ve hükümeti güçlendiriyor. Özel Yetkili Mahkemeler kaldırıldı ama yargı Başbakana, Adalet Bakanlığı'na bağlanıyor. HSYK tasarısından bakıyorsunuz, hükümet güçleniyor. Başbakana bağlı hale geliyor. Bütün bunların hepsi devleti ve hükümeti güçlendirirken vatandaşı zayıflatıyor. Biz de BDP olarak bu tasarıya karşıyız. Kesinlikle doğru bulmuyoruz. Kişilerin tedirgin olduğu, yurttaşların kaygı duyduğu bu ortamda bu tasarının parlamentoya girmesi yanlış olmuştur" dedi.

"ÖZERKLİK TÜRKİYE'DE HİÇ KİMSENİN ZARARINA DEĞİLDİR"

Bir gazetecinin BDP'nin özerklik ilanı yapacağı tartışmalarıyla ilgili sorusunu yanıtlayan Demirtaş, şunları söyledi:

"Biz uzun süredir demokratik özerkliği inşa ediyoruz. 30 Mart seçimlerinden sonra da bu hızlanarak devam edecek. Birileri biz ne yaparsak yapalım bize düşmanca bir tutum içindeler. Demokratik özerklik yani yerinden yönetimin güçlenmesi, halkın yerelde yönetime katılması, kendi diliyle kültürüyle eğitimini yapabilmesi, hizmetini alabilmesi Türkiye'de hiç kimsenin zararına değildir. Kafaları faşizmle, ırkçılıkla bulanmış, düşünme yetisini kaybetmiş bu çevreler ısrarla BDP'nin projelerine saldırıyorlar ve bunun üzerine kendi tabanlarını bir arada tutmaya çalışıyorlar. Kusura bakmasınlar ama biz Türkiye'de özerkliği demokrasiyi, demokratik çerçeve içerisinde inşa edeceğiz ve bu bizim hakkımızdır. Ne anayasaya, ne yasalara ne de uluslararası sözleşmelere aykırıdır. Bizim dilimizi, kültürümüzü yasaklayan, hor gören, 'vay kendi dilinde eğitim yapacakmış' deyip kıyameti koparanlar Kusura bakmasınlar bu ülke onların babalarından onlara miras kalmış değil. Hepimizin ortak malıdır. Bu topraklar ve bu vatan da hepimizin ortak malıdır. Kürtçe bizim ana dilimizdir, bu topraklar da bizim ana vatanımızdır. Birileri çıldıracak diye, birileri faşizan hislere kapılacak diye biz bunlardan vazgeçecek değiliz. BDP'nin söylediği budur. Kıyamet koparıyorlarsa da kendileri bilir. Biz bölünmeden, parçalanmadan yana değiliz. Bunu hep ifade ediyoruz."

Ak Parti ile Gülen Cemaati arasında yaşanan tartışmaları da değerlendiren Demirtaş, "Hırsızlar, rüşvetçiler, ırkçılar, paralel yapıcılar, derin devletler, milletin anasını ağlatanlar elbette ki kaybedecek. Bunun dışında başka bir son beklemiyor onları. Kaybediyorlar, kaybetmeye de devam edecekler. Türkiye bütün bu pisliklerinden arınıp, temizlenecek. Sadece Kürtler kazanıyor demek yanlış olur. Türkiye'deki bütün ezilip, yok sayılanlar devletin kabul etmediği herkes kazanıyor ve kazanmaya devam edecek. Bu İslamcısı, solcusu, Alevi'si ve Kürt'ü için de geçerlidir. Kaybedenler bir avuç elit kesimdir. İster Kemalist, ister cemaatçi, ister Ak Parti olsun pisliğe bulaşmış herkes kaybetmeye devam edecektir" şeklinde konuştu.
Güncelleme Tarihi: 21 Şubat 2014, 23:32
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER