Mayın Temizle İşlemleri Hızlandırılsın

Türkiye'de hala mayın tehlikesinin varlığına dikkat çekmek amacıyla, Mayınsız Türkiye Bir Girişimi Diyarbakır'da bir basın toplantısı düzenledi.

Mayın Temizle İşlemleri Hızlandırılsın
 Türkiye'nin, uluslararası sözleşmeler gereği 2014 yılında ülkesinde bulunan tüm mayınlı alanları temizleme taahhüdünde bulunduğunu ancak yerine getirmediğini belirten Mayınsız Bir Türkiye Girişimi, mayınlı alanların işaretlenerek sivillerin girişine engellenmesini ve mayın temizleme işlemlerinin hızlandırılmasını talep etti.
Ottowa Sözleşmesi'nin 15. yıl dönümünde, Türkiye'de hala mayın tehlikesinin varlığına dikkat çekmek amacıyla, Mayınsız Türkiye Bir Girişimi tarafından bir basın toplantısı düzenledi. İHD Diyarbakır Şubesi Vedat Aydın Toplantı Salonu'nda düzenlenen açıklamaya İHD Diyarbakır Şubesi Sekreteri Abdusselam İnceören, TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Necati Pirinçcioğlu, Yerel Gündem Engelliler Meclisi Üyesi Ramazan Serim ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.

SÖZÜNÜ TUT, MAYINLARI TEMİZLE!

Girişim bileşeni katılımcı kurumlar adına ortak hazırlanan basın metnini okuyan İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Abdusselam İnceören, Ottowa sözleşmesinin yükümlülükleri gereği Türkiye'nin, 1 Mart 2014 tarihine kadar ülkesinde depolanmış ve döşenmiş tüm mayınları ve mayınlı alanları temizlemesi gerektiğini belirtti. Kendileri açısından bu tarihin önemine dikkat çeken İnceören, "Uluslararası Mayın Yasaklama Kampanyası (ICBL) bu tarihi günde, devletlere ''Taahhüdünü Taahhüt Et'' çağrısı yaparken biz de hükümete ''Sözünü Tut, Mayınları Temizle!'' çağrısı yapıyoruz" diyerek, Türkiye'nin taraf olmasının bu yana 10 yıl geçmiş olmasına rağmen sözleşmeye taahhüt ettiği yükümlülükleri yerine getirmediğini söyledi.

MAYIN TEMİZLİĞİ VE ENTEGRASYONU KONUSUNDA HİÇBİR GELİŞME OLMADI

İnceören "Türkiye 10 yıl önce hem dünya hem de Türkiye Kamuoyuna, 4 yıl içinde stoklardaki mayınları imha etme, toprağa döşeli tüm mayınları temizleme, sivilleri korumaya yönelik tüm tedbirleri alma, mayın mağdurlarını yaşadıkları topluma yeniden kazandırmaya yönelik çalışmaları başlatma taahhüdünde bulunmuştu. Bugün ise Türkiye, bu taahhütlerinden yalnızca birini, stoklardaki mayınların imhasını, sözleşmenin belirlediği tarihten 3 yıl sonra 2011'de gerçekleştirebildi. Mayın temizliği ve mağdurların entegrasyonu konusunda ise hiç bir gelişme olmadı." dedi.

23 Ocak'ta Mardin Nusaybin ilçesinde L.Ç. (12) isimli bir çocuğun, meydana gelen mayın patlaması sonucu ağır yaralandığını ve bir ayağını kaybettiğini hatırlatan İnceören, "Biz bu açıklamaları yaparken her han bölgemizin herhangi bir yerinde mayın patlama riski bulunmaktadır. Nitekim daha bir hafta önce Mardin'in Nusaybin ilçesinde 12 yaşındaki L.Ç adlı çocuğumuz mayın patlaması sonucu ayağından oldu. Mayınsız bir dünyayı gerçekleştirmek için mücadele eden sivil toplum kuruluşları olarak bu konudaki kararlılığımızı bir kez daha vurguluyor, Türkiye'ye taahhütlerini hatırlatıyoruz.

İnceören, Türkiye'nin sözleşmeye karşı yükümlülüklerini yerine getirmesini istediklerini belirterek, Mayınsız Bir Türkiye Girişi olarak şu talepleri sıraladı.

* Tüm mayınlı alanlardaki mayın temizleme işlemi hızlandırmalı,
*Mayınlı araziler net bir şekilde işaretlenmeli ve sivillerin bu alanlara girişi engellenmeli,
*Kapsamlı bir 'Mayın Riski Eğitimi' programı oluşturulmalı,
*Mayından etkilenmiş bölgelere yakın yerlerde kurulacak mağdur desteği tesisleri de dahil olmak üzere rehabilitasyon merkezlerine erişim geliştirilmeli,
*Mayın mağdurlarının rehabilitasyonu ve topluma entegrasyonunun sağlanması ve mayın mağdurlarının ihtiyaçlarının karşılanıp haklarının korunması konularında somut adımlar atılmalı,
*Mayın mağdurlarına ilişkin olarak kapsamlı veri toplanmalı,
*Eğitim amaçlı elde bulundurulan ve kesinlikle ihtiyaç dahilinde olmayan tüm mayınlar 
Güncelleme Tarihi: 01 Mart 2014, 21:01
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER